06.10.2024, 11:21

Bir Mimarlık Destanı: Balyanlar

Bugün bir kişi değil, bir aile, daha doğrusu bir soy yazımın konusu. Balyan soyu. Bir mimarlık destanının kahramanları onlar. 18. Yüzyıldan itibaren 20. Yüzyılın başlarına kadar devam eden bir destandan söz edeceğim bugün...

18. yüzyıl önemlidir Osmanlı için. Öncelikle büyük toprak kayıpları ile başlayan hızlı çöküşün ilk dönemidir. Bu çöküşün önüne geçebilmek için çareler arandığı, ancak doğru teşhis konulamadığı için tedavinin de başarılı olamadığı dönemdir aynı zamanda.

Bu dönemde başlamıştır batılılaşma çabaları Osmanlının. Kılık kıyafetten yeme içme alışkanlıklarına, yaşam mekanlarından tüketim alışkanlıklarına her şey değişti bu dönemde. Değişim batının etkisi ile başladı kuşkusuz. Önce batı devletleri Pera’da kurdular elçiliklerini. Ardından gayrimüslim tüccarlar terk edip tarihi yarımadayı Pera’yı mesken edindiler kendilerine. Bunları bürokratlar izledi. Saray da bu gelişmelere duyarsız kalmadı, taşındı Boğaziçi’ne. Dolmabahçe’den Kuruçeşme’ye kadar tüm sahil saraylar ve sultan yalıları yerleşkesi halini aldı adeta. Bu süreçte devlet kurumunda da askeri örgütlenmede de değişim yaşanmakta idi elbette. Ancak bunlar konumuz dışı. Bu değişimin nedenleri de ilgilendirmiyor yazımızı. Değişimin kent mimarisine yaptığı etki odaklandığımız yer.

Cadde-i Kebir (İstiklal Caddesi) küçük bir Şanzelize olmuş, etrafında yükselen binalar bir Paris maketi yaratmışlardı adeta.

İşte bu dönemde ortaya çıkar Balyan destanı. Meremetçi Bali Kalfa ile başlar ve kuşaklar boyu devam eder.

Önce Krikor ve Senekerim

Sonraki kuşakta Garabet var.

Daha sonra ise Nikoğos, Sarkis, Hagop ve Simon geliyor.

Destanımız 1925 yılında Levon Balyan’ın dünyayı terk etmesi ile sonlanıyor.

Neler mi yapmışlar bu zaman diliminde?

Neler yapmamışlar ki?

Bilinen eserleri ellinin üzerinde. Dolmabahçe Sarayı, Akaretler sıra evleri (Bu sıra evleri tarihsel TKP nin 3. Kongresinin gerçekleşmesine ve Şefik Hüsnü’nün genel sekreterlik görevine getirilmesine tanıklık etmiştir) , Valide Camii (gezi direnişi sürecinde içinde içki içildiği yalanı ile ünlenen cami) , Nusretiye camii, Maçka Silahhanesi (İTÜ Maçka yerleşkesi ) Gümüşsuyu Kışlası (İTÜ Gümüşsuyu yerleşkesi) Çırağan sarayı, Yıldız camii, Pertevniyal Valide Sultan camii, Dolmabahçe Saat kulesi ve daha niceleri. Kenti dizayn etmişler adeta.

Eserlerinin bir kısmı ayakta değil. Bu durum işlerinin kötü veya bozuk olmasından kaynaklanmıyor. Örneğin Taksim kışlası (Topçu kışlası adı ile ünlendi. Bugün yerinde Taksim Gezi Parkı var) siyasi nedenlerle yıkıldı. Pek çok eserin yok olma nedeni ise Osmanlı aristokrasisinin sık sık değişen beğenileri. Osmanlı dönemi araştırmaları ile ünlenmiş Saro Dadyan bakın ne diyor bu konuda:

“Nevşehirli Damat İbrahim Paşa’nın Fransız saraylarını örnek alarak yaptırdığı muazzam Kağıthane Sarayı’nı Sultan Mahmud, “Bu saray artık zevki okşamıyor” diyerek yıktırtıp yeni bir saray yaptırıyor ama birkaç sene sonra bu yeni sarayın da modası geçiyordu.”

Yıkılanlar sadece Balyan’ların eserleri değil elbette. Pek çok güzel bina kurban olmuş bu şımarıklığa. Balyan ailesine ait eserlerin bir kısmı da nasiplerini almışlar bu kıyımdan.

Ailenin Kayseri’li olduğu kanaati yaygındır. İlber Ortaylı Hoca’ya göre ise Maraş kökenlidirler. Ne önemi var? Anadolu ailesi işte.

Ama Anadolu ailesi olmak önemli kanımca. Neden mi? Üzerinde yaşamakta olduğumuz coğrafyada yetişen mimarlar arasında ilk akademik eğitim almış kişinin Vedat Tek olduğu yazılıdır pek çok kaynakta.

Sorarım ben de Vedat Tek henüz dünyaya gelmemişken Paris’e gidip Ecole des Beaux Arts'da öğrenim görmüş olan Sarkis Balyan nerede yetişmişti? (Burada 1.ulusal mimari akımı öncülerinden Vedat Tek’i aşağılamak değil amacım. İsyanım sadece her şeyin ilki olarak bir Türk’ü sunan yalancılığa)

Kimileri saray mimarı değil diye söylemler geliştirdiler. Doğrusu şu: Sarayın maaşlı personeli değildiler. Ama saraya iş yapan müteahhit idiler. Yaptıkları tüm işler saray tarafından beğeni ile karşılandığı için sürdürdüler bu hizmetlerini ve haklı olarak elde ettiler “saray mimarı” unvanını.

Kimilerine göre ise mimar değil kalfadır onlar. Öyle ya? Krikor’un, Garabet’in, Serekerim’in mimarlık diploması yoktu. Peki Davut Ağa’nın, Sinan’ın ve Osmanlı mimarisine damga vurmuş diğer mimarların diplomaları neredendi acaba?

Ya da Osmanlı’da inşaat işleri ile uğraşan hangi seviyedeki insanlara kalfa denirdi?

Bunları bırakalım bir kenara da yarattıkları eserle odaklanalım derim. Her biri ciltler dolusu yazıyı ve açıklamayı hak etmiş olan eserlerine.

Kuşku yok , araştırmacılar layık olduğu değeri vermişler bu soya. Binlerce sayfa yazılmış Balyanlar ile ilgili kimi doğru kimi gerçek dışı.

Ben burada görece az bilinen birkaç hususa değinmek istiyorum.

Zeki hem de çok zekidir Balyanlar. Beşiktaş’taki Surp Asdvadzadzin (Meryem Ana) kilisesi bu zekanın ışıltısını taşır.

Kilisenin İnşa edildiği tarihlerde gayrimüslimlerin ibadethanelerinde kubbe yasağı vardır. Garabet Balyan delmiştir bu yasağı. Kubbeyi inşa edip üzerini çatı ile kaplayarak. Dışarıdan baktığınızda göremezsiniz kubbeyi. Mekâna girdiğinizde ise tüm ihtişamı ile karşınızdadır.

Duygusaldır Balyanlar örneğin Sarkis Balyan piyanist eşi Makruhi Dadyan ile ortak beste yapmış, eşinin genç yaşta vefatı üzerine inşa ettiği okulu (Makruhyan) eşine adamıştır. (Günümüzde Pera eğitim kurumu) Bir kez daha evlenmemiş eşinin anıları ile yaşamıştır son gününe kadar.

Ve

Haksızlığa uğramıştır Balyanlar

Osmanlı devleti Sarkis Balyan’ın devletten alacaklarına karşılık olarak Kuruçeşme önündeki iki kaya parçasını (Bugünkü Galatasaray Adası) kendisine vermiş ve karşılığında tüm borçlarını silmiştir.

Sarkis bey bu iki kaya parçasını birleştirip kazandığı arazi üzerinde kendisine bir ev yaptırmış ancak evde fazla oturamadan sürgüne gönderilmiştir. Sürgünden 15 yıl sonra dönebilen Sarkis bey evinde doyasıya oturamadan yaşama veda etmiştir.

Sarkis bey tarafından ada haline getirilen kaya parçalarına “vergisi ödenmediği” gerekçesi ile çökmüştür Osmanlı. Mirasçılar mülklerini ancak 1941 yılında geri alabildiler ve 1957 yılında Galatasaray spor kulübüne sattılar. Günümüzde ise hala çökmek isteyenler var Galatasaray'n tapulu malı olan bu kara parçasına.

Ve en hazini

Beşiktaş’taki Ermeni mezarlığının yok edilmesi sonrası (Demokrat Parti dönemi) kayıptı Garabet Balyan’ın mezar taşı.

2015 yılında İBB nin Kartal Soğanlık’ta kurulu bir şantiyesinde bulundu bir tesadüf sonucu.

Bağlarbaşı Surp Haç Ermeni mezarlığında bir anıt mezar var Balyanlar’a ait.

Hayır devlet değil cemaat yaptırdı devlet uğraşır mı öyle şeylerle hiç?

Mezar, Surp Asdvadzadzin kilisesinin sunak bölümünden esinlenilerek tasarlanmış. Gerçekten görkemli bir çalışma

Fırsat bulursanız görmenizi öneririm.

Yorumlar (1)
Greguar Akan 3 gün önce
Türkiye’de ermeni olmak böyle bir şey
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 16 39
2. Trabzonspor 16 35
3. Fenerbahçe 15 33
4. Göztepe 16 29
5. Beşiktaş 16 26
6. Samsunspor 16 25
7. Gaziantep FK 16 23
8. Başakşehir FK 16 20
9. Kocaelispor 16 20
10. Alanyaspor 16 18
11. Çaykur Rizespor 16 18
12. Konyaspor 15 16
13. Gençlerbirliği 16 15
14. Kasımpaşa 16 15
15. Antalyaspor 16 15
16. Kayserispor 16 14
17. Eyüpspor 16 13
18. Fatih Karagümrük 16 9
Takımlar O P
1. Amed SK 17 35
2. Pendikspor 17 33
3. Esenler Erokspor 17 32
4. Bodrum FK 17 31
5. Çorum FK 17 29
6. Iğdır FK 17 29
7. Erzurumspor FK 17 27
8. Boluspor 17 26
9. Bandırmaspor 17 26
10. Serik Belediyespor 17 25
11. Keçiörengücü 17 22
12. Sivasspor 17 21
13. Van Spor FK 17 21
14. İstanbulspor 17 21
15. Manisa FK 17 19
16. Sakaryaspor 16 19
17. Ümraniyespor 17 18
18. Sarıyer 17 17
19. Hatayspor 16 5
20. Adana Demirspor 17 2
Takımlar O P
1. Arsenal 16 36
2. Manchester City 16 34
3. Aston Villa 16 33
4. Chelsea 16 28
5. Crystal Palace 16 26
6. Liverpool 16 26
7. Sunderland 16 26
8. Manchester United 15 25
9. Everton 16 24
10. Brighton & Hove Albion 16 23
11. Tottenham 16 22
12. Newcastle United 16 22
13. Fulham 16 20
14. Brentford 16 20
15. Bournemouth 15 20
16. Nottingham Forest 16 18
17. Leeds United 16 16
18. West Ham United 16 13
19. Burnley 16 10
20. Wolverhampton 16 2
Takımlar O P
1. Barcelona 17 43
2. Real Madrid 17 39
3. Villarreal 15 35
4. Atletico Madrid 17 34
5. Espanyol 16 30
6. Real Betis 15 24
7. Athletic Bilbao 17 23
8. Celta Vigo 16 22
9. Sevilla 16 20
10. Getafe 16 20
11. Elche 16 19
12. Deportivo Alaves 16 18
13. Rayo Vallecano 15 17
14. Mallorca 16 17
15. Real Sociedad 16 16
16. Osasuna 16 15
17. Valencia 16 15
18. Girona 16 15
19. Real Oviedo 16 10
20. Levante 15 9