04.01.2025, 12:52

TÜİK ‘küçük’ sürprizler yapmayı sever!

Evet TÜİK bizi şaşırtmaya devam ediyor.

Geçen hafta yayınladığı Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması (2024)’nda Gini Katsayısını düşürerek gelir bölüşümünün artık iyileşmeye başladığını açıkladı.

Oysa gelir gruplarının gelirlerindeki nispi artış yerine mutlak artışları esas alsaydı sonuç farklı çıkacaktı. Çünkü son bir yılda (2024) işveren (sermaye) kesiminin gelirindeki ortalama artış 396,708 TL iken ücretli, maaşlı ve yevmiyelilerin gelirlerindeki bir yıllık ortalama artış sadece 79,661 TL oldu. İki gelir grubu arasındaki fark böylece daha da açılmış oldu, gelir adaletsizliği daha da arttı.

Veriler arasında 2 kat fark var!

TÜİK 3 Ocak’ta açıkladığı aralık ayı enflasyon verisini (TÜFE) kendisi dışındaki tüm enflasyon tahmincilerinin açıkladıklarından çok daha düşük gösterdi. Aylık enflasyon yüzde 1,03 ve yıllık yüzde 43,58 olarak açıklandı.

Diğer yandan enflasyon araştırması yapan diğer önde gelen iki kuruluştan ENAG aylık enflasyonu yüzde 2,34 ve yıllık enflasyonu yüzde 83,40 olarak açıkladı. Böylece iki kuruluş arasındaki fark aylıkta 2,3 kat ve yıllıkta neredeyse 2 kat oldu.

İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) verileri de TÜİK verilerinin çok üstünde. Aylık enflasyon yüzde 1,74 ve yıllık yüzde 55,27. Yani iki kuruluşun enflasyon verileri arasındaki fark aylıkta yüzde 70 ve yıllıkta yüzde 27 oldu.

Üretici Fiyat Endeksinin (ÜFE), TÜFE’nin çok altında çıkarak aylık yüzde 0,40 ve yıllık yüzde 28,52 olarak açıklanması ise enflasyonun asıl kaynağını gösteriyor: Yüksek kâr marjlarını içeren aşırı fiyatlar.

Düşük gösterilen enflasyon asıl iktidar ve sermaye için iyi

Aralık ayı enflasyonun bu denli düşük tutulmasının iktidar bloku lehine pratik iki sonucu olabilir. Enflasyon verisine buradan da bakmakta fayda var.

İlki, aralık ayı enflasyonu ne kadar düşük çıkarsa SSK ve Bağkur emeklilerine, memur ve memur emeklilerine verilecek olan enflasyon farkı da o denli düşük belirleniyor. Nitekim daha önce ilk iki gruba verilecek fark yüzde 16,50 olarak tahmin edilirken şimdi bu oran yüzde 15,75’e geriledi. Benzer bir biçimde memur ve emeklilerin enflasyon farkı da yüzde 11,54 ile sınırlı tutulacak. Yani memurlara ve memur emeklilerine resmi enflasyon kadar bile fark verilmeyecek.

Enflasyonla mücadelenin bedelini 70 milyon ödüyor!

Böylece iktidar bloku asgari ücretlilerden sonra diğer emekçi ve emekli kesimlere de düşük ücret zammı uygulayarak enflasyonla mücadelenin bedelini bu kesimlere ödettirecek gibi görünüyor. Maalesef 40 milyon asgari ücretli işçi ve ailesi ve 30 milyonu aşan emekli ve ailesi ile birlikte en az 70 milyonluk bir nüfus açlık ücretine bir yıl daha mahkûm ediliyor.

Enflasyon her ne kadar asıl olarak emekçiyi vursa da finansal kârlar (banka kârları) ve borsadan elde edilen gelirlerden oluşan finansal servetler yüksek enflasyon altında eridiğinden, büyük servet zenginleri yüksek enflasyondan hoşnut değiller.

İkinci olarak, düşük enflasyon geçen ay başlatılan faiz indirimi politikasının sürdürülmesini, böylece gevşek para politikasının hayata geçirilmesini mümkün kılacak.

Adeta takıntı haline getirilmiş olan “düşük faiz- düşük enflasyon” masalı tekrar piyasaya sürülürken, aynı zamanda faiz indirimleriyle mütedeyyin seçmen tekrar kazanılmaya çalışılacak. Ayrıca düşük faizlerle birlikte başta inşaat, emlak, bankacılık olmak üzere 22 yıllık iktidarın göz bebeği konumundaki sektörlerde ekonomik canlılık yaratılacak. Böylece eldeki konut stoklarının düşük faizli konut kredileri ile eritilmesi de sağlanacak. Hem müteahhitler hem de bankalar kazanacak.

Son olarak, bir gelişme daha söz konusu olabilir. Eğer, kimine göre “Kürt Meselesi”, kimine göre “terör meselesi” olarak tanımlanan mesele iktidarın istediği gibi çözülürse, ya da taraflar arasında bir şekilde bir uzlaşı sağlanırsa, iktidar bloku “kadim bir sorunu çözmüş iktidar” olarak anılacak.

Aynı zamanda “Suriye fatihi” olarak da tanımlanmak isteyen iktidarın, düşük enflasyon ve düşük faizlerle kısmen de olsa rahatlayabilecek olan ekonomik koşullar altında, Anayasayı değiştirerek Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir kez daha aday olabilmesinin önünü açması ve erken bir seçime gitmesi olasılığı mevcuttur.

Anahtar sözcükler: ENAG, Enflasyon, Enflasyon farkı, Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması (2024), İTO, TÜFE, TÜİK.

Yorumlar (0)
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 27 71
2. Fenerbahçe 25 61
3. Samsunspor 26 50
4. Beşiktaş 26 44
5. Eyüpspor 26 43
6. Gaziantep FK 26 38
7. Göztepe 25 36
8. Başakşehir 26 36
9. Trabzonspor 26 35
10. Kasımpaşa 27 35
11. Rizespor 26 33
12. Antalyaspor 27 33
13. Konyaspor 27 31
14. Alanyaspor 27 31
15. Sivasspor 26 27
16. Bodrum FK 26 27
17. Kayserispor 26 27
18. Hatayspor 25 16
19. A.Demirspor 26 -2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 29 58
2. Karagümrük 29 52
3. Bandırmaspor 30 50
4. Erzurumspor 29 48
5. Gençlerbirliği 29 48
6. Boluspor 30 44
7. Ümraniye 30 44
8. İstanbulspor 29 43
9. Amed Sportif 29 43
10. Iğdır FK 30 43
11. Keçiörengücü 29 42
12. Ahlatçı Çorum FK 29 42
13. Esenler Erokspor 30 41
14. Pendikspor 30 40
15. Sakaryaspor 30 39
16. Ankaragücü 30 38
17. Manisa FK 30 37
18. Şanlıurfaspor 30 34
19. Adanaspor 30 27
20. Yeni Malatyaspor 30 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 29 70
2. Arsenal 28 55
3. Nottingham Forest 29 54
4. Chelsea 28 49
5. M.City 29 48
6. Newcastle 28 47
7. Brighton 29 47
8. Aston Villa 29 45
9. Bournemouth 29 44
10. Fulham 28 42
11. Brentford 29 41
12. Crystal Palace 28 39
13. Tottenham 28 34
14. Everton 29 34
15. M. United 28 34
16. West Ham United 29 34
17. Wolves 29 26
18. Ipswich Town 29 17
19. Leicester City 28 17
20. Southampton 29 9
Takımlar O P
1. Real Madrid 28 60
2. Barcelona 26 57
3. Atletico Madrid 27 56
4. Athletic Bilbao 27 49
5. Villarreal 27 44
6. Real Betis 27 41
7. Mallorca 28 40
8. Celta Vigo 28 39
9. Sevilla 27 36
10. Rayo Vallecano 27 36
11. Girona 28 34
12. Real Sociedad 27 34
13. Getafe 27 33
14. Osasuna 26 33
15. Espanyol 27 28
16. Valencia 28 28
17. Deportivo Alaves 28 27
18. Leganes 27 27
19. Las Palmas 28 25
20. Real Valladolid 28 16