"Kanal İstanbul'a harcanacak paranın yüzde 5'i ile Marmara kurtarılabilir"

İYİ Parti Ekonomi Politikaları Başkanı Erhan Usta, Genel Merkez’de düzenlediği basın toplantısında, TÜİK’in vatandaşın enflasyonunu yansıtan yeni bir enflasyon hesabı yapması gerektiğini, gerek emeklilerin gerekse çalışanların maaş artışlarında bu enflasyonun esas alınması gerektiğini söyledi.

Samsun 01.07.2021, 14:39
"Kanal İstanbul'a harcanacak paranın yüzde 5'i ile Marmara kurtarılabilir"

İYİ Parti Ekonomi Politikaları Başkanı Erhan Usta, Genel Merkez’de düzenlediği basın toplantısında, TÜİK’in vatandaşın enflasyonunu yansıtan yeni bir enflasyon hesabı yapması gerektiğini, gerek emeklilerin gerekse çalışanların maaş artışlarında bu enflasyonun esas alınması gerektiğini söyledi.

“Maaşları sadece enflasyon kadar artırırsanız büyümeden pay vermiyorsunuz demektir” diyen Usta, hükümetten taleplerinin büyümeden vatandaşın etkilenmesi için büyümenin hiç olmazsa birkaç puanının vatandaşa verilmesi olduğunu sözlerine ekledi.

Usta açıklamasında şunları söyledi:

“Vatandaşa büyümeden pay verilmezse bu büyüme sadece yandaşların büyümesi olur, bankaların büyümesi olur, sadece belli kesimin yüksek gelirli kesimin büyümesi anlamına gelir. Çalışanların çok önemli bir kısmı milyonlarca emekli açlık sınırının altında maaş alıyorsa o zaman yapılması gereken şey enflasyonun üzerinde bir maaş artışı yapılmalıdır.

Hazine ve Maliye Bakanı tedbirler alınacağını ifade etmişti bugün kredi kartlarında düzenlemeler yapıldığını gördük, taksit sınırlaması getirildi. Bir yıl önceki süreçte aşırı kredi genişlemesi yaparak tüketimi kamçılayan hükümet bugün tüketimi kısmaya çalışıyor. Devlet yönetimi öngörülebilirlik ister. Türkiye yeniden gaz fren tartışmalarına girmemelidir, Türkiye ekonomisi istikrarlı bir şekilde yönetilmelidir.

Kısa çalışma ödeneği bugün sona erdi. Defalarca çalışma yapmamıza rağmen uzatmaya gidilmedi. Pandemi bitmedi daha da artma riski ortadayken kısa çalışma ödeneğinin durdurulması, işten çıkarılmaların başlaması anlaşılabilir bir şey değil. Bunu uzatmanız gerekir.

Kanal İstanbul tartışması çok sağlıksız bir şekilde ilerliyor. Çünkü böyle bir tartışmayı açan Hükümetin toplumu ikna eden kapsamlı bir çalışma yapması gerekir. Bu konunun kentselleşme boyutu var, su kaynakları boyutu var, çevre boyutu var, uluslararası anlaşmalar boyutu var, dış politika boyutu var, ekonomiye ilişkin finansmana ilişkin boyutu var. Bunlar varken inatla hiçbir şey yapılmaması ilginçtir. Bu projeye karşı toplum desteği azdır. Bununla ilgili çok fazla bir şey yazılamıyor. Bu konu vatandaşa sunulmalı biz referandum yapılmasını talep ediyoruz. Devlet inatla yönetilmez. Hiçbir kurumun haberi olmadan bir anda ortaya çıkmış bir projedir. Bu projenin bir hedefi yok. Bilimsel çalışmalar yapılmamıştır. Tarım arazileri yok olacaktır, meralar yok olacak, orman alanı yok olacaktır. Uzun süreden beri boğaz trafiğinde hiçbir kazanın olmadığını görüyoruz, böyle bir gerekçeden söz etmek mümkün değil. Boğaz trafiğine baktığımızda yaklaşık 40 bin geçme ihtimali vardır, zaten gemi trafiğinin azaldığı görülmektedir. ÇED Raporunda 84 bin gemi geçeceğine ilişkin bilgi var. Hesaplar en baştan şaşmış. Bu çalışmaların sağlıklı rakamlarla yapılması gerekir.

Konun çok önemli boyutlarından bir tanesi de montrö sözleşmesi boyutu var. Bunun sonucunun nereye varacağı belli değil, montrö sözleşmesinin tartışmaya açılması son derece zararlı olacaktır. Esas yapılması gerekli şey oradaki geçi ücretlerinin artırılmasıdır. Bugün geldiğimiz noktada olması gereken fiyatın ondörtte biri ile gemiler geçmektedir. Buradan bizim yıllık kaybımız bir milyar dolardır. Hükümetin buraya dikkatini vermesi lazım. Su açısından baktığımızda Sazlıdere barajı yok olacak. İlave nüfusa ilave su bulanamadığı gibi Sazlıdere barajının yok olması İstanbul’un mevcut su ihtiyacını artıracaktır. Depreme ilişkin riskler var. Bilim adamları bunun büyük İstanbul depremini tetikleyebileceğini söylüyor. BU konuda hemen hemen fikir birliği var burada heyelanlar oluşacak, yarıklar çatlaklardan oluşacak tusunaminin kaçınılmaz olduğu söyleniyor. Proje maliyeti konusunda ortaya doğru dürüst bir rakam konulmadı. Bizim hesaplamalarımıza göre kamulaştırma, limanlar, lojistik köprülü yollar dahil edildiğinde 30-35 milyar dolara mal edileceğini tahmin ediyoruz.  Çok büyük bir rakamdır, üretken olmayan bir proje için bu kadar para vereceksiniz. Bizim iktidara tavsiyemiz var, geçiş ücretleri güncelleyin geçiş ücretlerini gemilerden alın.

KANAL İSTANBUL’A HARCANACAK PARANIN YÜZDE 5’İ İLE MARMARA DENİZİ KURTARILABİLİR

Marmara beni kurtarın derken Marmara’ya bakmayıp Kanal İstanbul’la ilgilenmek zaten son derece yanlış olmuştur. Marmara denizi artık ben ölüyorum sinyalleri vermeye başladı. Deniz salyası konusunda hükümet çok gevşek davrandı. Deniz salyası toplanmadığı zaman oradaki ekosistemin çökmesine neden oluyor. Çok basit yapılması gereken işleri dahi yapmayarak çevre bakanlığı ve hükümet ciddi bir ihmal göstermiştir. Bizim önerimiz Denizcilik Bakanlığı’nın kurulmasıdır veya denizciliğe ilişkin bir kurumla çalışmaların hayata geçirilmesi gerekiyor. Kanal İstanbul’a harcanacak paranın yüzde 5’i ile Marmara denizi kurtarılabilir. 

CUMHURBAŞKANI BU PARALARI SİZDEN SÖZE SÖKE ALIRLAR DİYEREK TARAFINI BELLİ ETMİŞTİR

Bir de siyasette söke söke tartışması var. Muhalefet partileri olarak bizler başta uyarıyoruz diyoruz ki, bu projenin altına girecekler, buraya kredi verecekler, burada yer alacaklara söylüyoruz bu proje milleti faydası olan bir proje değildir dolayısıyla proje çerçevesinde beş kuruş para ödemeyiz.  Biz gitsek de bizden sonrası paraları ödeyeceksiniz denilmiştir. Burada çok talihsiz bir açıklama olmuştur Cumhurbaşkanı açısından siz Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanısınız. Burada tarafınızı net olarak belli etmek zorundasınız. Siz Türk milletinden mi yanasınız yoksa projenin altına girecek olan uluslararası kuruluşlardan mı yanasınız? Bu tavrı ile Sayın Cumhurbaşkanı bu paraları sizden söze söke alırlar diyerek tarafını belli etmiştir.

BU BORCU YAPANLAR BORCU ÖDEMEK ZORUNDA KALACAKTIR

Bu konu ile ilgili yine Sayın Genel Başkanımızın dile getirdiği tiksindirici borç kavramı var, uluslararası hukukta yer alan bir kavramdır. Bu kavrama baktığımızda özellikle otoriter ve totaliter rejimlerde liderlerin ülkelerini borçlandırmalarının ortaya çıkardığı sonuçları irdeleyen bir kavramdır tiksindirici borç. Bu çerçevede bakıldığında bunun üç şartı vardır, bu borcu veren kişiler bilgilendirilmişse eğer ki, bu bilgilendirme yapıldı, muhalefetin liderleri biz bu borcu ödemeyiz diyorlar, dolayısıyla bu borcun altına girecekler alınacak tavır konusunda net bir şekilde bilgilendirilmişlerdir. İkincisi bu konunun halkın rızası dahilinde olup olmadığıdır. Halk zaten istemiyor. Üçüncü şartta borcun halkın menfaati için kullanılıp kullanılmayacağı hususudur. Bunun da halkın menfaatine olmadığı argümanlarda anlaşılıyor. Dolayısıyla bu borcu yapanlar borcu ödemek zorunda kalacaktır. Bu proje Türkiye’nin yararına olan bir proje değildir, bir rant projesidir.”

Yorumlar (0)
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 16 39
2. Trabzonspor 16 35
3. Fenerbahçe 15 33
4. Göztepe 16 29
5. Beşiktaş 16 26
6. Samsunspor 16 25
7. Gaziantep FK 16 23
8. Başakşehir FK 16 20
9. Kocaelispor 16 20
10. Alanyaspor 16 18
11. Çaykur Rizespor 16 18
12. Konyaspor 15 16
13. Gençlerbirliği 16 15
14. Kasımpaşa 16 15
15. Antalyaspor 16 15
16. Kayserispor 16 14
17. Eyüpspor 16 13
18. Fatih Karagümrük 16 9
Takımlar O P
1. Amed SK 17 35
2. Pendikspor 17 33
3. Esenler Erokspor 17 32
4. Bodrum FK 17 31
5. Çorum FK 17 29
6. Iğdır FK 17 29
7. Erzurumspor FK 17 27
8. Boluspor 17 26
9. Bandırmaspor 17 26
10. Serik Belediyespor 17 25
11. Keçiörengücü 17 22
12. Sivasspor 17 21
13. Van Spor FK 17 21
14. İstanbulspor 17 21
15. Manisa FK 17 19
16. Sakaryaspor 16 19
17. Ümraniyespor 17 18
18. Sarıyer 17 17
19. Hatayspor 16 5
20. Adana Demirspor 17 2
Takımlar O P
1. Arsenal 16 36
2. Manchester City 16 34
3. Aston Villa 16 33
4. Chelsea 16 28
5. Crystal Palace 16 26
6. Liverpool 16 26
7. Sunderland 16 26
8. Manchester United 15 25
9. Everton 16 24
10. Brighton & Hove Albion 16 23
11. Tottenham 16 22
12. Newcastle United 16 22
13. Fulham 16 20
14. Brentford 16 20
15. Bournemouth 15 20
16. Nottingham Forest 16 18
17. Leeds United 16 16
18. West Ham United 16 13
19. Burnley 16 10
20. Wolverhampton 16 2
Takımlar O P
1. Barcelona 17 43
2. Real Madrid 17 39
3. Villarreal 15 35
4. Atletico Madrid 17 34
5. Espanyol 16 30
6. Real Betis 15 24
7. Athletic Bilbao 17 23
8. Celta Vigo 16 22
9. Sevilla 16 20
10. Getafe 16 20
11. Elche 16 19
12. Deportivo Alaves 16 18
13. Rayo Vallecano 15 17
14. Mallorca 16 17
15. Real Sociedad 16 16
16. Osasuna 16 15
17. Valencia 16 15
18. Girona 16 15
19. Real Oviedo 16 10
20. Levante 15 9