TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi, CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, ücretli öğretmenlerin maaşlarının yatmamasına tepki gösterdi. İktidarın her sene ‘Aslan payını eğitime ayırdık’ diye övündüğü bütçe Mecliste görüşülürken, ücretli öğretmenlerin maaşlarının ödeneksizlik yüzünden 15 gündür yatırılmadığını ve neden yatmadığını soran öğretmenlere ‘ödenek yokluğu’ cevabı verildiğini ifade eden Bakırlıoğlu “Asgari ücretin altında, iş güvencesi olmadan çalışmak zorunda kalan ücretli öğretmenlerin maaşları 15 gündür yatırılmamış. Atama yapmak yerine yarım sigortayla, güvencesiz olarak çalıştırılan ücretli öğretmenlerimiz şu anda maaşlarını da alamıyor. Milli Eğitim Bakanlığı; okulları temizleyemiyor, çocuklara bir öğün yemek veremiyor, ücretli öğretmenlerin sigortalarını yarım yatırıp, maaşlarını ise ‘ödeneksizlik’ gerekçesiyle ödemiyor. O zaman bu Milli Eğitim Bakanlığı ne iş yapıyor, bütçesini nereye kullanıyor?“ diyerek tepki gösterdi.
Gerekçe Ödenek Olmamasıymış
Kendisine ulaşan birçok öğretmenin, maaşları yatırılmadığı için bankaların ek hesaplarını kullanarak işe gidip gelebildiğini söyleyen Bakırlıoğlu, ayın başında yatırılması gereken ödemenin, 15 günün üzerinde zaman geçmesine rağmen birçok il ve ilçede hâlâ ödeme yapılmadığına dikkat çekti. Bakırlıoğlu, bakanlığın ücretli öğretmenleri ucuz iş gücü olarak gördüğünü belirterek şunları söyledi:” Öğretmen açığı, yıllardır eleştirdiğimiz ‘ücretli öğretmenlik’ sistemiyle kapatılıyordu. Yani bakanlık atama yapmadan; öğretmen açığını kapatmak için asgari ücretin altında maaş verdiği ‘ücretli öğretmenlik’ diye bir model icat etmişti. Şimdi ise bu modeli ‘ücretsiz ve borçlu öğretmenlik’ haline getirdi. Öğretmenlerimiz hem çalışıyor hem ücretlerini alamıyor hem de maaşlarını alamadığından okula gidebilmek için bankalara borçlanıyor… İşte Milli Eğitim Bakanlığı’ndan, yüzyılın icadı. Bakanlık, kadro ihtiyacı olmasına rağmen atama yapmıyor, onun yerine asgari ücretin altında, yarım sigortayla öğretmenlerimizi ‘ücretli öğretmen’ olarak çalıştırıyordu. Şu anda bu öğretmenlerimize bir de ‘ödenek yok’ diyerek maaşlarını yatırmıyor. Peki bu öğretmenlerimiz nasıl geçinecek, faturalarını nasıl ödeyecek, mutfak masraflarını, kiralarını nasıl karşılayacak? Sayıları yaklaşık 100 bini bulan öğretmenlerimiz, yeni yılı sevinçle değil, kaygıyla mı karşılayacaklar? Bilgi almak için görüştüğüm okul müdürleri ise ‘Öğretmenlerimin yüzlerine bakamıyorum’ diyor. Ücretli öğretmenlerimizin öğretmenlik kimlik kartları yok, mazeret izni kullanamıyorlar, asgari ücretin altında maaş alıyorlar, sigortaları yarım yatıyor, tatillerde ve hastalıkta ücretleri kesiliyor, kırtasiye ve çocuk yardımı alamıyorlar ve ücretli öğretmenlerimize nöbet ücreti ödenmiyor. Yani normal şartlar altında bile oldukça mağdur olan eğitimcilerimiz, artık bu sorunların yanında maaşlarını da alamıyor. Eğitime ayrılan ‘büyük’ bütçe nerede?”