banner94

"Bütçe faize kurban gidiyor"

CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin Bütçe görüşmelerinde Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’a sert eleştirilerde bulundu.

Muğla 04.11.2021, 13:14
"Bütçe faize kurban gidiyor"

CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin Bütçe görüşmelerinde Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’a ;‘’İşsiz sayısı 8 milyona gelmişse başta sanayi politikalarını belirleyenler, şapkayı önüne koyup düşünür, halkımız işsizlikten kırılırken, sanayiye ayırdığımız bütçenin 9 katına yakınının faize gitmesi, açık bir başarısızlık örneği değil mi’’ diye sordu.

Sanayi doğalgazına gelen zam, ucuz emek gücü ve istihdam yaratmayan sanayi politikaları ile Belediyelerin kalkınma ajanslarına yatırdığı payların azaltılması gibi konuları dile getiren Girgin,

Sanayiye ayrılan bütçenin 9 katının faize ayrıldığını belirterek Bakanlığın 2022 bütçesini eleştirdi.

‘’Ancak burası, halkın gerçekleri ile Saray’ın hülyaları arasında uçurumun olduğu bir Tek Adam Rejimi olduğu için, Başta siz Sayın Bakan bütün karar vericiler, yıllardır başarısızlığı kanıtlanmış, istihdam yaratmadığı açık olan sanayi politikalarında ısrar etmekte hiçbir beis görmüyor’’ diyen Girgin şöyle devam etti:

‘’Anlata anlata dilimizde tüy bitti:

Parayı betona gömer, bütçeyi faize kurban ederseniz; bu halk işsizlikten kırılır, tencere kaynamaz, “geçinemiyoruz” diyenler ne yazık ki intihar etmeye başlar…

Ne yapmak lazım: İmalat sanayisini büyüterek, istihdamı arttırmak lazım. Bunun için önce faizcilerin iktidarı olmaktan vazgeçmek lazım.

KAYNAKLAR 5’Lİ ÇETEYE

Bunu iktidar bilmiyor mu? Çok iyi biliyor. Ama iktidar varlığını borçlu olduğu düzenin aleyhine bir şey yapamaz.

Bu düzenin belkemiği faizci sermaye ve bütün kamu kaynaklarına üşüşmüş 5’li çetedir. Tek Adam Rejimi’ni ayakta tutan kolonlar bunlardır.

Herkes görecek ki, halkımız ilk seçimlerde bu kolonları yıkacak, sandık yoluyla Tek Adam Rejimi’ni ait olduğu yere, tarihin tozlu sayfalarına gönderecektir.

Ne dedik? Bütçeyi faize kurban ediyorsunuz dedik.

Şöyle bir bakalım: 2022 Bütçesinde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nı ilgilendiren 3 program var: Bölgesel Kalkınma, Sanayinin Geliştirilmesi ve Tüketicinin Korunması. Bu 3 programa ayrılan bütçe: 26 milyar lira.

2022 bütçesine göre faiz giderleri 240.4 milyar lira.

Kısacası, sanayiye ayrılanın 9 katı faize gidecek.

Halkımız işsizlikten kırılırken, sanayiye ayırdığımız bütçenin 9 katına yakınının faize gitmesi, açık bir başarısızlık örneği değil mi?

ZAMLAR HALKIN SIRTINA

Tek Adam Rejimi dediğimiz bu haramzade düzeni irtifa kaybettikçe, maliyeti halkımızın sırtına yükleniyor.

Daha dün sanayi doğalgazına %48 zam geldi.

Bir de sanayiciye örtülü zam var.

Son kaynak tedarik tarifesi sınırı 2022 yılı için 7 milyon kilowatt saatten 3 milyona düşürüldü.

3 milyon kilowatt saat üstü kullanan çok sayıda sanayici de bu tarifeye dahil edildi.

Sanayiciler, ulusal tarifeden daha pahalı olan bu tarifeye dahil edilip, elektrik tedarikçileri ile 2’li anlaşma yapmaya zorlanıyorlar.

Ülke ekonomisinde istikrarsızlığın devam ettiği bu belirsizlik ortamında, tedarik şirketi ile 2'li anlaşma yapan sanayici, yarın tedarik şirketinin de zora düşmesi sonucunda boşa çıkarsa Son Kaynak Tedarik Tarifesi ile daha yüksek fiyattan elektrik kullanınca bunun hesabı kime ait olacak, Sayın Bakan?

bu zamlar sanayi üretimin, istihdamı, enflasyonu doğrudan etkiliyor. Siz ise bu zamlar karşısında kılınızı kıpırdatmıyorsunuz.

“Böyle bir zam iğneden ipliğe her şeye zam demek. Bunun yoksulun cebine eli sokup para almaktan farkı yok” demiyorsunuz.

SANAYİDE ÇARKLAR DURUYOR

Bakın Ankara Sanayi Odası açıklamasında ne diyor?

“Yeni zamlar yüzünden elektriği en fazla kullanan un ve makarna sanayicilerinin maliyeti olağanüstü arttı, halkın en çok tükettiği ekmek ve makarnaya zam kaçınılmaz hale geldi.”

Şimdi biz böyle söyleyince iktidar diyor ki “dünyanın her yerinde zam geliyor.”

Ancak bizdeki zamlar hepsinin üstünde.

Türkiye, elektrik ve doğalgazda Avrupa’nın zam şampiyonu.

2019 ile 2021 ilk yarılarını kapsayan 2 yıllık dönemde Türkiye'de elektrik fiyatları yüzde 47.4 arttı. Türkiye’yi takip eden 2.sıradaki ülke Polonya’da (%21,9) Türkiye’nin yarısı kadar bile zam yapılmamış.

Bugün Ankara-Siteler’de, yani mobilya endüstrisinin kalbinde basit bir sunta kestirmeye kalksanız, bir atölye diğerinden rica ediyor çünkü makineler kolay kolay çalışmıyor. Elektrik faturasından canı yanan esnaf, makine ısınana kadar para kaybedeceğini düşünüyor.

Bu şartlarda, sanayici nasıl üretim yapacak?

Ya vazgeçecek, ya da çaresizce bu zamları ürünlere yansıtacak.

Borçkolik ve faizkolik bu bütçe yapısında istihdam yaratan, katma değer yaratan, yerli sanayici hiçbir dişe dokunur destek bulamıyor.

Sanayicilerimizi, tutarlı, etki analizi sürekli yapılan bir teşvik politikası ile yüksek teknolojili üretime yöneltmemiz gerekiyor.

Neden mi?

Katma değerli, yüksek teknoloji üretmeyen; fasona, montaja çalışan yani büyük ekonomilerin hamallığını yapan ekonomiler çöker.

Sayın Bakan da sunumunda “Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak hedefimiz net: Ülkemizi katma değerli ve yüksek teknolojili üretimde global bir üs haline getirmek” dedi.

Fakat gerçekler öyle demiyor.

İHRACAT DEĞERİ DÜŞÜYOR

Üretimimiz artıyor gözüküyor ama kilo başına ihracat değerimiz düşüyor;

2018’de 1 kilo ihracatımız 1,28 dolar getirirken; 2021’de bu rakam 0,94 dolara geriledi.

Bugün ülkemizin toplam ihracatında yüksek teknolojili ürün payı yüzde 2,8 iken dünya ortalaması bunun 7 katı düzeyindeyse, düşük ve orta-düşük teknoloji yoğunluklu imalat sanayii ihracatımız toplam ihracatımızın yüzde 65.5’ini kaplıyorsa, küresel markalaşma endekslerinde adımız anılmıyorsa ortada açık bir başarısızlık vardır.

Bu mu bahsettiğiniz güçlü sanayi altyapısı Sayın Bakan?

Bir ülkenin ihracat geliri kadar, o ihracatının bileşenleri, alt sektörlerinin ihracata katkısının ne oranda olduğu da kritiktir.

İhracatımız yüksek teknolojiye dayanmadığı için "ucuzlatarak" rekabetçi avantaj sağlayacağımız tek şey, emek gücümüz.

Vatandaşını ucuza çalıştırmayı bir avantaj olarak gören bir sanayileşme stratejimiz var.

TÜRKİYE UCUZ EMEK PAZARI HALİNE GELDİ

Tüm dünyada ucuz işçi gücüne sahip olarak bilinen Çin'in başkenti Pekin’de bir asgari ücretli 360 dolar, bizdeyse asgari ücretli 290 dolar alıyor. Çin’de asgari ücretli işçi, bizim asgari ücretli işçimizden %22 daha fazla ücret alıyor.

İktidar, ülkemizi ucuz emek pazarı haline getirip, adeta uluslararası sermayeye "gel benim işçimi istediğin gibi sömür” mesajı vermektedir.

Rekabet gücünü, işçinin emeğini ucuzlatarak sağlamaya çalışmaktadır.

Ama ona rağmen yabancı yatırımcıyı ülkeye çekememektedir, çünkü demokrasinin, hukukun, istikrarın olmadığı, her kararın bir kişinin 2 dudağına bağlı olduğu bir ülkede kimse yatırım yapmak istemez.

Sayın Bakan, “Emtia piyasalarındaki dalgalanmalar, enerji fiyatlarındaki hızlı artış, lojistik ve tedarik zincirlerindeki aksaklıkları” sanayi sektöründeki riskler olarak sıraladı.

Kısacası, bütün üretim maliyetleri artıyor. Artmayan üretim girdisi ne?

Emek gücü.

O yüzden diyoruz ki, bu yoksullaştıran bir sanayi/ihracat stratejisidir.

TÜM ESNAF KOSGEP DESTEKLERİNDEN YARARLANSIN

Ülkemizdeki işletmelerin yüzde 97’sini oluşturan esnaf ve sanatkarlar KOSGEB desteklerinden yeterince yararlanamıyorlar.

2009’dan itibaren hizmet sektörü de KOSGEB’in desteklerinden yararlanmaya başlamıştır.

Destek programları uygulamaya konulurken, esnaf ve sanatkarlar ile tacir ve sanayiciler için başvuruların ayrı tutulduğu programlar hazırlanması önem taşımaktadır.

KOSGEB destekleri genellikle başvuru sırasına göre karara bağlanmakta ve orta ölçekli işletmeler sahip oldukları insan kaynağı ve kurumsallaşmış olmaları nedeniyle bu prosedürü kolaylıkla tamamlamaktadır.

Esnaf ve sanatkarlar ise genellikle bu programlardan yararlanamamaktadır. Bu sakıncanın giderilebilmesi için, sadece 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunu kapsamında açılmış olan ve Esnaf ve Sanatkar Siciline kayıtlı işletmelerin başvurabileceği destek programları hazırlanmalıdır.

KOSGEB Hizmet ve Desteklerinden kahvehane, çay ocağı, internet kafe ve emlakçı esnafı KOSGEB desteklerinden yararlanamamaktadır.

İlgili Bakanlar Kurulu Kararında değişiklik yapılarak, tüm esnaf ve sanatkarlarımızın KOSGEB desteklerinden yararlanabilmesi sağlanmalıdır.

BELEDİYELERİN KALKINMA AJANSLARINA AKTARDIĞI PAY DÜŞÜRÜLMELİDİR

5449 sayılı Kanuna göre belediyelerin, bütçe gelirleri üzerinden kalkınma ajanslarına aktaracakları payların oranı binde beş olarak belirlenmiştir.

Bu payın binde iki oranına düşürülerek belediyeler üzerindeki mali yükün hafifletilmesi gerekmektedir.

Ayrıca katkı paylarının hesaplamasında 5449 sayılı Kanunda kurumların borçlanmalarının da katkı payı matrahından hariç tutulacağı belirtilmesine rağmen; Kalkınma Ajansları, yıl içinde yapılan borçlanmaların gelirden düşülmesinin uygun olmadığına yönelik olarak Bakanlığınızın görüş yazısını kurumlara bildirmiştir.

Kanundaki madde ile Bakanlığınızın bildirmiş olduğu görüş arasındaki farklılığın giderilmesi için borçlanmaların kalkınma ajansları katkı payına esas teşkil eden matrahtan düşülüp düşülmemesi yönünde yasal bir düzenleme yapılmalıdır.

Bu konuda bir çalışmanız var mıdır?

Yorumlar (0)
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 12 34
2. Fenerbahçe 12 29
3. Samsunspor 12 25
4. Eyüpspor 13 22
5. Beşiktaş 11 21
6. Göztepe 11 18
7. Sivasspor 12 17
8. Başakşehir 12 16
9. Rizespor 12 16
10. Gaziantep FK 12 15
11. Kasımpasa 12 14
12. Konyaspor 12 14
13. Antalyaspor 12 14
14. Trabzonspor 11 12
15. Kayserispor 12 12
16. Bodrumspor 13 11
17. Alanyaspor 11 10
18. Hatayspor 11 6
19. A.Demirspor 11 2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 12 25
2. Bandırmaspor 12 24
3. Erzurumspor 12 22
4. Karagümrük 12 21
5. Igdir FK 12 21
6. Boluspor 13 21
7. Ankaragücü 13 19
8. Ahlatçı Çorum FK 12 19
9. Keçiörengücü 13 18
10. Şanlıurfaspor 13 18
11. Ümraniye 13 18
12. Gençlerbirliği 13 18
13. Pendikspor 13 18
14. Esenler Erokspor 12 17
15. İstanbulspor 13 17
16. Manisa FK 13 17
17. Amed Sportif 12 14
18. Sakaryaspor 12 13
19. Adanaspor 12 7
20. Yeni Malatyaspor 13 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 11 28
2. M.City 12 23
3. Chelsea 12 22
4. Arsenal 12 22
5. Brighton 12 22
6. Tottenham 12 19
7. Nottingham Forest 12 19
8. Aston Villa 12 19
9. Newcastle 11 18
10. Fulham 12 18
11. Brentford 12 17
12. M. United 11 15
13. Bournemouth 12 15
14. West Ham United 11 12
15. Everton 12 11
16. Leicester City 12 10
17. Wolves 12 9
18. Crystal Palace 12 8
19. Ipswich Town 11 8
20. Southampton 11 4
Takımlar O P
1. Barcelona 14 34
2. Atletico Madrid 14 29
3. Real Madrid 12 27
4. Villarreal 12 24
5. Girona 14 21
6. Mallorca 14 21
7. Osasuna 13 21
8. Athletic Bilbao 13 20
9. Real Betis 14 20
10. Real Sociedad 13 18
11. Celta Vigo 14 18
12. Rayo Vallecano 12 16
13. Sevilla 13 15
14. Leganes 13 14
15. Getafe 14 13
16. Deportivo Alaves 14 13
17. Las Palmas 14 12
18. Valencia 12 10
19. Espanyol 13 10
20. Real Valladolid 14 9