"Görevden alınan Adalet Bakanı değil adalettir"

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, TBMM’de basın toplantısı düzenledi.

Meclis 31.01.2022, 15:55 31.01.2022, 15:58
"Görevden alınan Adalet Bakanı değil adalettir"

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Beştaş, şunları söyledi: 

"Bürokratlar değişiyor. Bunların hepsi gece yarısı ve  karanlıkta oluyor. Sabah uyandığımızda bir bakıyoruz basına yeni bir sansür var. Bu ülkenin artık yeni bir Adalet Bakanı var. Yeni bir TUİK bakanı var. Ya da başka başka statülerde bürokratların değiştiğini gece ya da sabah öğreniyoruz. Aslında bu iktidarın karanlığa boğduğu sistemin bir sonucudur. Adalet Bakanlığı en çok tartışılan değişikliklerden bir tanesi. 2017’den beri Abdülhamit Gül Adalet Bakanlığını yürütüyordu. Ondan önce görev yapan Bekir Bozdağ yeni Adalet Bakanı oldu. Halef selef meselesi oldu. Önce sayın Bozdağ Gül’e devretmişti şimdi Gül Bozdağ’a devretti. Burada görevden alınan Adalet Bakanı değil adalettir. Adalet iş başında değildir. Adalet yürümüyor. Bu değişikliklerin aslında izahını yapmak, o kadar kolay ki adaletsizliğin sürdürülmesi için bakanlıklar değiştiriliyor. Çünkü adaletsiz bir düzen hayatın her alanında hüküm sürüyor. Bu adaletsiz düzen ne demek; sistemin bakanlarla ya da bürokratlarla yürütülmediğini hepimiz gayet iyi biliyoruz. Kararların tek kişi tarafından verildiğini bazen Cumhurbaşkanlığı şapkasıyla, bazen genel başkanlık ve Cumhurbaşkanlık sıfatını karıştırarak farklı şekillerde bu kararları verdiğini biliyoruz. Bu değişiklik aslında tek cümle ile kaynayan kazanın AKP iktidarının ve MHP ile kurdukları ittifakta kaynayan kazanın bir sonucudur. İç dengelerden kaynaklıdır, günlerdir tartışılıyor o buna yakın bu buna yakın. Ama bizim ilgili olduğumuz bölüm şudur, adalet tesis edilecek mi edilmeyecek mi? Bu nedenle diyoruz bu adaletsizliğin devam ettirilmesi için yapılan bir görev değişikliğidir. 

Adaletsizlik sistemine bakan dayanmıyor

Ne dün adalet vardı ne bugün var ne de bu değişikliklerle yarın olacaktır diyemiyoruz. Mesele adaleti tesis etmek değildir. Dikkat edin Adalet Bakanı gece yarısı affını istedi. İstifa ya da görevden alma da af olarak değerlendiriliyor. AİHM kararlarını uygulamaması tartışılmıyor. Başka ne tartışılmıyor, her gün öldürülen kadınlar, şiddet gören kadınlar tartışılmıyor. Hasta mahpusların cenazeleri cezaevlerinden çıkmaya devam ediyor bu da tartışılmıyor. Adil yargılama artık sadece dilimizde kalan bir kavram, bu da tartışılmıyor. Tutuklu gazeteciler, siyasetçiler tartışılmıyor. Bütün bunlar orta yerde dururken adaletsizlik sistemine bakan dayanmıyor. Bu nedenle biz bu adaletsizliğin kesinlikle daha fazla hüküm sürmemesi için mücadelemize devam edeceğiz. 

Türkiye ekonomisi faiz , enflasyon ve döviz kıskacında kriz yaşamaya devam ediyor

Bir yandan TÜİK Başkanı’nın da görevden alınması çok tartışılan meselelerden bir tanesi. Enflasyonla mücadeleyi TÜİK Başkanını değiştirerek yaptıklarını sanıyorlar. Pahalılık önlenemiyor, enflasyon düşürülemiyor, hormonlu rakamlar halka kabul ettirilemiyor, TÜİK’in açıkladığı rakamların gerçek dışı olduğu yalan olduğu o kadar ayyuka çıkmışken bunu da kabul ettiremiyorlar. Türkiye ekonomisi faiz, enflasyon ve döviz kıskacında kriz yaşamaya devam ediyor. Ama TÜİK başkanı değiştiriliyor. Nedir amaç? Gerçekleri halktan saklamak. Hakikati çarpıtmak. TÜİK başkanlarının değişmesi de tıpkı adaletsizliğin sürdürülmesi gibi yalan düzeninin halkı aldatma düzeninin devam ettirilmesinden başka birşey değildir. 

Enflasyon oranları açıklanmadan önce TÜİK başkanının görevden alınması verilerin manipüle edileceğinin açık göstergesidir

Acizlik ve çaresizlik öyle bir noktaya geldi ki emirlerindeki bürokratları gece yarısı görevden alıyorlar. Dün yere göğe sığdıramadıkları bürokratları bakanları bir gece yarısı görevden alıyorlar. Tabii ki burada dikkat çeken bir başka nokta da var. Enflasyon oranları açıklanmadan bir hafta önce TÜİK başkanı görevden alındı. Bu hafta içi bu veriler açıklanacak. Bu da verilerin şimdiden manipüle edileceğinin açık göstergesidir. Açlık ve yoksulluk sınırını açıkladığını ifade edeyim. TÜRK İŞ’in açıkladığı rakama göre Ocak ayında dört kişilik ailenin açlık sınırı 4 bin 249 lira. Yoksulluk sınırı ise 13 Bin 843 lira olarak hesaplanmış. Aralık 2021’de açlık sınırı 4 bin 13, yoksulluk sınırı ise 13 bin 72 TL’ydi. Yani bekar evi olmayan bir çalışanın yaşama maliyeti aylık 5 bin 587 TL’ye yükseldi. Bu da aslında söylediklerimizin ne kadar doğru olduğunu diğer yandan ortaya koymuş oluyor. 

Temel haklarla ilgili Cumhurbaşkanı kararname çıkaramaz

Gece yarısı sadece bakanlar bürokratlar değişmiyor bir de genelgeler çıkıyor. Basına sansür genelgesi çıktı. Garip bir genelge. Ucube, hukuksuz, anayasaya aykırı bir genelge. En sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim. Erdoğan kendisini Anayasa'nın üstünde görüyor. Kendisini Anayasa'ya bağlı hissetmiyor. Şu anda bir darbe anayasasına göre bile temel haklarla ilgili Cumhurbaşkanı kararname çıkaramaz. Yeni sistemde de çıkaramaz. Temel haklarla ilgili Cumhurbaşkanının kararname yetkisi yoktur. Anayasa'nın 28. maddesi emredici niteliktedir. Basının hür olduğunu kayıt altına alır. Peki genelgede ne diyor;  milli manevi değerlere aykırı yayın yapanların sansürlendiği ve benzeri yaptırımların uygulanacağı ifade ediliyor. Canlı yayında dil koparan, canlı yayında küçücük bir çocuğa nefret siyaseti ürettiren çocuk istismarını alkışlayanların milli ve manevi değerlere aykırı yayınları durdurma gibi bir genelge yayınlaması da oldukça manidar. Bunlar milli ve manevi değerlere uygun mu? Uluslararası değerlere uygun mu? Evrensel standartlara uygun mu? AKP’nin sözünü ettiği milli ve manevi değerler nedir biliyor musunuz? AKP’den yana olanların söyledikleri, AKP’nin muhalif olanların eleştirenlerin söyledikleri. İktidar partisini ve ortağını eleştirenler hiçbir şey söylemese de bu sansür genelgesiyle, genelgesi genel ve soyut, oldukça muğlak, bunun içeriğine bir cümle yazarak sansürlenebilecek. Bu yönüyle milli ve manevi değer dedikleri aslında AKP’yi savunmaktır, başka bir izahı yok. Benim manevi değerlerime göre bir çocuğun canlı yayında siyaseten rakibine birşey söylettirilmesi, önceden çalışılması her şeyden önce çocuk haklarına aykırıdır. Çocuk istismarıdır. Bunu kabul etmem mümkün değil. Bir insan hakları savunucusu kimliğimle de mümkün değil. Bu kimliğim olmasa bile asgari ölçülere göre de bu kabul edilemez. Bunun altını çizeyim. Son olarak, yaptıkları hiçbir şeyin basın da gerçek haliyle yayınlanmasını istemedikleri için aynı zamanda bu şekilde genelgelerle yollarına devam etmek istiyorlar.  Ama yol artık çok uzun değil bunu çok iyi biliyoruz. 

Yalanlarla aslında pahalılık aynı orantıda, enflasyon ne kadar artıyorsa yalanları o kadar büyüyor

Ekonomi gündemi hiç değişmeyen bir gündem. Halk hakikaten, istedikleri hormonlu rakamlar açıklasınlar, istedikleri kadar yalan atsınlar, sofrasında evinde ne kadar ısındığını, ne kadar su kullanabildiğini, doğalgazı açıp açamadığını, çocuğuna ayakkabı alıp alamadığını zaten biliyor, yaşıyor. Bunu istedikleri kadar farklı şekilde ifade etsinler. Yalanlarla aslında pahalılık aynı orantıda. Ne kadar enflasyon artıyorsa yalanları o kadar büyüyor. Oylarıyla da ters orantılı. Yalanlar büyüdükçe oylar da düşüyor. Aslında bu gerçeği görmek gerekiyor. Doğalgaz kesintisi, kısıtlamanın olduğu günlerde yaşanan, maliyet kayıpları çok önemli bir gündem. Hatırlarsınız Karadeniz’de doğalgaz bulduk diye müjde vermişlerdi ama o müjde bile tabii elektrik üretimini nasıl yapıyorlar. Doğayı da talan etmeyi ihmal etmiyorlar. Bunun da krize çözüm olmadığını yaşayarak öğrendik. Çaresizlik ve acizlik her yerde iktidar açısından devam ediyor. Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati enflasyonun yüzde 40 civarında seyredeceğini yıl sonunda ise baz etkisiyle yüzde 30’un altına düşeceğini söyledi. Aslında, başka ülkede bu çaresizliği bir bakan söyleseydi herhalde hemen ardından özür dileyerek istifa ederdi. Biz hala bu bakanın istifa etmesi için ya da affını dilemesi için bir gece yarısı kararname çıkmasını ya da gözlerindeki ışığın sönmesini bekleyeceğiz. Bu kadar da talihsiz bir dönemde yaşıyoruz. 

Türkiye’de artık temel bir gıda krizi vardır

Ekonomiye dair birçok mesele var. Esnaf, halk bunun en büyük yükünü çekiyor. Türkiye’de artık temel bir gıda krizi vardır. Bunun adını koyalım. Tüketimi arttırarak ekonomiyi ayakta tutma çabası da iflas etmiş durumdadır. Bu koşullarda Meclis’in kesinlikle devreye girmesi gerekiyor. İlk elden yapılması ve atılması gereken adımları şöyle özetleyelim. Temel gıda ürünlerinde vergi sıfırlanmalıdır. ÖTV kaldırılmalıdır. Elektrik faturalarındaki vergi yükü hemen kaldırılmalıdır. Elektrik üretim ve dağıtım süreçleri kamulaştırılmak zorundadır. Doğalgaz faturalarındaki vergi yükü kaldırılmalı, hanelerin doğalgaz yükü en az  yüzde 50 oranında düşürülmelidir. Sanayi tesisleri için zamlar geri alınmalıdır. Yoksa zarar çok daha büyüyecektir. Kimse bunu nasıl yaparız demesin. Aman hazinede para yok demesin. Bunun yolunu da söylüyoruz. Altına imza atmaya da hazırız. Meclis'e gelmesi için biz de ilgili teklifleri veriyoruz. Bütçeden faiz giderleri ve vergi istinalarnı kaldırırsak 500 Milyar TL civarında bir kaynak oluşuyor. Bu kaynağı da faiz lobilerine ve yandaşlara değil halklarımıza verirsek bu sorun çözülmüş olur. 

İktidar, politikalarıyla dünü de kurtaramadı, bugünü de kurtaramıyor, yarını da kurtaramayacak

Elektrik kesintileri de çokça tartışılan bir gündem. Sanayide 24 Ocak’ta neredeyse bütün çarklar durdu. Kaldıracağız dediler ama dışa bağımlı bir enerji politikasının sonuçlarını yaşıyoruz. Açıkçası bu enerji kıtlığı da AKP iktidarının ekonomik savaş dönemine nasip oldu. AKP döneminin yalanlarla dolu masalı bitti aslında. Bunun öngörülmesi gerekiyordu. Akıl sahibi, öngörü sahibi bir iktidarın halkına bunu yaşatmadan önce mutlaka öngörmesi gerekiyordu. Geleceği kurması gerekiyor ama onlar hiçbir konuda öngörü sahibi olmadıkları gibi günü de kurtaramıyorlar. Bu politikayla dünü de kurtaramadılar. Bugünü de kurtaramıyorlar. Yarını da kurtaramayacaklar. Onlar açıkçası sadece kendi ampullerinin yanmaya devam etmesi için bu politikayı devam ettiriyorlar. Ama onların ampulünü de halk söndürecek. Halk bekliyor ve zaten bunu yüksek sesle de söylüyor. Bu devran bitecek bu bencillik sona erecek. 

Bu arada çok güçlü direnişler var. Trendyol işçileri kazandı. Şu anda Sürat, Aras Hepsijet ve Scotty çalışanlarının da grevleri ve direnişleri devam ediyor .Ben Ankara'dan Meclis'ten onlara selam iletmek istiyorum. Direnişlerinin yanındayız. Böyle bir dönemde açlığa mahkum edilmenin hiçbir izahatının olmadığını da önemle ifade etmek istiyorum. "

Yorumlar (0)
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 10 28
2. Samsunspor 11 25
3. Fenerbahçe 10 23
4. Beşiktaş 10 20
5. Eyüpspor 11 19
6. Sivasspor 11 17
7. Göztepe 10 15
8. Başakşehir 10 15
9. Kasımpasa 11 14
10. Konyaspor 11 14
11. Trabzonspor 10 12
12. Gaziantep FK 10 12
13. Bodrumspor 11 11
14. Antalyaspor 11 11
15. Alanyaspor 11 10
16. Rizespor 10 10
17. Kayserispor 10 9
18. Hatayspor 10 3
19. A.Demirspor 10 2
Takımlar O P
1. Erzurumspor 11 22
2. Kocaelispor 11 22
3. Bandırmaspor 11 21
4. Karagümrük 11 18
5. Igdir FK 11 18
6. Boluspor 11 18
7. Esenler Erokspor 11 17
8. Ümraniye 11 17
9. Pendikspor 11 17
10. Ankaragücü 11 16
11. Ahlatçı Çorum FK 11 16
12. Şanlıurfaspor 11 15
13. Gençlerbirliği 11 15
14. Manisa FK 11 14
15. Keçiörengücü 11 14
16. İstanbulspor 11 13
17. Sakaryaspor 11 13
18. Amed Sportif 11 13
19. Adanaspor 11 6
20. Yeni Malatyaspor 11 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 10 25
2. M.City 10 23
3. Nottingham Forest 10 19
4. Chelsea 10 18
5. Arsenal 10 18
6. Aston Villa 10 18
7. Tottenham 10 16
8. Brighton 10 16
9. Fulham 10 15
10. Bournemouth 10 15
11. Newcastle 10 15
12. Brentford 10 13
13. M. United 10 12
14. West Ham United 10 11
15. Leicester City 10 10
16. Everton 10 9
17. Crystal Palace 10 7
18. Ipswich Town 10 5
19. Southampton 10 4
20. Wolves 10 3
Takımlar O P
1. Barcelona 12 33
2. Real Madrid 11 24
3. Atletico Madrid 12 23
4. Villarreal 11 21
5. Osasuna 12 21
6. Athletic Bilbao 12 19
7. Real Betis 12 19
8. Mallorca 12 18
9. Rayo Vallecano 11 16
10. Celta Vigo 12 16
11. Real Sociedad 12 15
12. Girona 12 15
13. Sevilla 12 15
14. Deportivo Alaves 12 13
15. Leganes 12 11
16. Getafe 12 10
17. Espanyol 12 10
18. Las Palmas 12 9
19. Real Valladolid 12 8
20. Valencia 11 7