Çevre mühendislerinin atama sorununu Meclis gündemine taşıyan CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, “Onca felaket yaşanırken çoğunun iyi yönetilemeyen çevresel faktörler kaynaklı olması; neredeyse hiç çevre mühendisi ataması yapılmayan, içi boş kurumların varlığı nedeniyle maalesef tesadüf değil!” diye tepki göstererek sorularını Çevre ve Şehircilik Bakanı’na yöneltti.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Kani Beko, çevre mühendislerinin sorunlarını Meclis’e taşıdı, ülkenin içinden çıkılmaz bir durumda felaketlerle boğuşurken bile çevre mühendislerinin istihdamının es geçilmiş olmasına isyan etti. Çevre yönetim süreçlerinin içinin boşaltılması bir yana çevre mühendislerinin istihdam edilmemesi nedeniyle yapılan çalışmaların da kalitesiz ve yetersiz olduğunu, ülkede yaşanan yangın, sel, deprem felaketlerinin tamamında çevre mühendislerinin öneminin arttığı halde hala istihdam konusunda büyük sıkıntı olduğunu belirten CHP’li Beko, son 5 yıl içinde üniversiteden mezun olan çevre mühendisleri sayısını ve atama sayılarının istatistiklerini sordu.
2020’DE HİÇ ATAMA YAPILMADI!
2020 yılında hiçbir atama yapılmadığının vurgulandığını ve bu durumun gerekçesini soru önergesine sorgulayan Beko, şu önemli bilgileri kaydetti: “Çevre mühendisliği meslek disiplininin de var olma nedeni ve ana uzmanlık alanı olan hızlı kentleşme ve sanayileşmenin getirdiği birçok sorun ve risklerin planlanması, doğru yönetilmesi ve çevresel yüklerin bütünsel bir planlama anlayışıyla değerlendirilmesidir. Ancak yaşanan birçok çevre sorunu ve felaket göz önünde bulundurulduğunda yeterli çevre mühendisi istihdam edilmediği ve bu alanın farklı tanımlamalara indirgendiği biliniyor. Bakanlık tarafından çevre mühendisliği diplomasının çevre görevlisi gibi tanımlar ile farklı disiplinlere birkaç günlük eğitim ve uygulamalar altında verilmesi ilgili otoriteler tarafından eleştiri konusu. Çevre mühendisliği diplomasının yok sayıldığı, çevre mühendisliği çalışma alanlarında ise çevre yönetim süreçlerinin içinin boşaltıldığı, yetersiz istihdam nedeniyle yapılan çalışmaların da kalitesi ve yetkinliğinde olumsuzlukların ortaya çıktığı biliniyor. Evrensel Gazetesi’nden Ramis Sağlam’ın haberinde yer alan demecinde Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Helil Kınay, şu örnekle bile durumun vahimliğini ortaya çıkarıyor: Ülke tarihinin en fazla orman yangınlarının bu yıl yaşandığı ülkemizde, Tarım Orman Bakanlığına alınan 2 bin 153 mühendis alımında hiç çevre mühendisi yok. Son dört yılda sadece 58 çevre mühendisi kadrosu açıldı ve bu kadrolar da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı dışında… Bu boşluğun bir an önce farkına varılması, daha sürdürülebilir bir çevre için işi ehline teslim edilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda sorularıma samimiyetle cevap bekliyor, atama bekleyen çevre mühendislerinin sesine kulak verilmesini istiyorum.”
İşte o sorular: Ülkemizde son beş yıl içinde Çevre Mühendisliği bölümünden mezun olanların toplam sayısı ne kadardır? Bu mezunlardan kaçının ataması yapılabilmiştir ve kaçı halen mezun oldukları alanda görev yapmaktadır?
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanarak 23 Mayıs 2019 tarihinde yayımlanan ‘Atıksu Arıtma Tesislerinde Çalışan Teknik Personele İlişkin Tebliğ’ ile Çevre mühendisliği diplomasının yok sayıldığı, çevre mühendisliği çalışma alanlarında başka alanlardan mezun kişilerin çalışmaya başladığı vurgulanmaktadır. Bu kapsamda, kamuda yıllık çevre mühendisi ihtiyacı ne kadardır ve var olan Çevre Mühendisi ihtiyacının yüzde kaçı ilgili alan mezunları tarafından karşılanmaktadır? Yüzde kaçı farklı alanlardan mezun kişiler tarafından karşılanmaktadır? 2020 yılında yapılan KPSS’nin ardından kamu kuruluşları tarafından hiçbir atama yapılmadığı vurgulanmaktadır. Bu durumun gerekçesi nedir? Bu alanda ortaya çıkan istihdam açığı nasıl kapatılmıştır? 2022 yılı için çevre mühendisliği alanında çalıştırılmak üzere ön görülen kadro sayısı ne kadardır ve ilgili alanda atamalar ne zaman yapılacaktır?
