CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, İzmir’de yaptığı ziyaretler kapsamında misafir olduğu muhtarlık ofislerinde karşılaştığı icra dosyalarının yoğunluğunun ekonomik krizin ve çöküntünün göstergesi olduğunu söyledi.
İzmir’in çeşitli ilçelerinde yaptığı ziyaretler sırasında muhtarlık ofislerine de mutlaka uğrayan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Kani Beko, gördüğü icra dosyaları manzaraları karşısında büyük üzüntü yaşadı. Halkın gerçek ekonomik çöküntüsünü anlatan icra dosyalarının bir çok aileyi dağıtan, iyice çıkmaza sürükleyen kağıtlar olduğu gerçeğinin unutulmaması gerektiğini belirten Beko, “Bu kadar icra dosyası varsa bir toplumda bu hiç hayra alemet değildir. İcra demek iflas demek, icra demek aile birliğinin bozulması demek, icra demek bitmişlik, tükenmişlik demek, son demek… Sadece İzmir’deki icra dosyası sayıları ürkütücü boyutta. 2018 yılında 16.788, 2019’da 17.206, 2020 yılında 11.020, 2021’de ise 16.800 ile rekor seviyede. Ve ülke genelinde yılda ortalama 2.5 milyon Merkezi Takip Sisteminden (MTS) başlatılan icra dosyası mevcut. Bunların yüzde 20’si İzmir’e ait. Bu dosyalar sözleşmeye dayalı elektrik, iletişim, gaz, su aboneliği gibi zaruri ihtiyaçtan kaynaklı dosyalar. Bu harami düzeni değişmeli. Yoksa toplumumuzun direği ailelerimiz dağılacak” diye konuştu.
SARAYIN GÜNLÜK HARCAMASI 13 MİLYON!
Son dönemin ekonomi vakaları üzerine değerlendirme yapan CHP’li Beko, şunları dile getirdi: “Dolar kurunun düşmesi karşısında Bakan çıkıp büyük yatırımcı kendini korudu, küçük yatırımcı çarpıldı diye açıklama yapıyorsa vatandaşın vay haline. Bir devlet adamı kendi kurdukları düzenin sonunda vatandaşı için çarpıldı diyebilir mi? Diyebiliyorsa, milletin birikimine bile saygıları yoksa, bunların aç yatanın halinden anladığı da anlayacağı da yok. İnsanlarımız sadece ekmek alabilmeyi bırak artık bedava ekmek kuyruğunda saatlerce bekliyor. İzmir Buca’dan yüzlerce vatandaşın askıda ekmek kuyruğunda beklediği fotoğraf paylaşıldı. Yüreklerimizi burkan sefalet haberleri, fotoğraflarıyla geçiyor her günümüz. Dolar inmiş çıkmış karnını doyurmayı düşünen vatandaş için ne önemi var. Fiyatları şişirdiniz, ne müdahale eden var ne de bundan rahatsız olan var. Sarayın bir günlük harcaması 13 milyon civarındayken, asgari ücreti açlık sınırının altında tutanlar utanmadan hala o koltuklarda oturuyor. Yedikleriniz, yuttuklarınız, peşkeşleriniz, rantlarınızla anılacaksınız. Sefalete sürüklediğiniz bu milletin ahı üzerinizde. İcralarla boğduğunuz bu vatandaşa, açlığa sürüklediğiniz bu millete hesap vermeden gitmenize izin vermeyeceğiz. Gölgemiz ensenizde!”