banner94

Öztrak: "Cumhur İttifakı kavgalı ev oldu"

CHP Sözcüsü Faik Öztrak, ortaya saçılan rezaletlerin ardından Erdoğan’ın, kendi atadığı İçişleri Bakanını Sarayındaki toplantılara davet etmediği haberleri geldiğini belirtti.

Gündem 05.07.2021, 17:52 05.07.2021, 17:54
Öztrak: "Cumhur İttifakı kavgalı ev oldu"

CHP Sözcüsü Faik Öztrak, ortaya saçılan rezaletlerin ardından Erdoğan’ın, kendi atadığı İçişleri Bakanını Sarayındaki toplantılara davet etmediği haberleri geldiğini belirterek, “İçişleri Bakanı, ‘Ben dünyanın en kötü adamıyım değil mi’ diyerek, basın mensuplarının önünde kendini acındırıyor. Erdoğan da anlaşılan, ‘Küstüm, konuşmuyorum’ diyerek, bu işten sıyrılabilirim zannediyor. Oysa ne demişti firari suç örgütünün başı; ‘Biz hepimiz aileyiz, her suçta beraberiz.’ Ortalığa dökülen tüm bu rezaletlerde, müteselsilsen sorumluluk vardır. Öyle küserek, konuşmayarak bu işler temizlenmez” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, bugün Genel Merkez’de MYK gündemine dair düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi:

BAŞBAĞLAR KATLİAMININ YIL DÖNÜMÜ

Bugün Başbağlar Katliamı’nın yıl dönümü. Aslında Başbağlar, toplumsal hafızamızda büyük bir acının adıdır. Bundan tam 28 yıl önce, Erzincan’ın Başbağlar köyünde, bölücü terör örgütü, 33 yurttaşımızı katletti. Köyü ateşe verdi. O ateş, o gün bugündür, yüreklerimizi yakıp kavuruyor. Ben buradan bölücü terör örgütünü bir kez daha lanetliyor, yaşamını yitiren 33 yurttaşımızı rahmetle anıyoruz. Merkez Yönetim Kurulu toplantımız devam ediyor. Toplantımızın gündeminde, şahlanan hayat pahalılığı, şişen faturalar, hükümet kadrolarındaki çürüme, derinleşen devlet krizi, sağlık krizi ve aşılamadaki son durum, bu sıkıntılardan milletimizi çıkarmak için, nelerin yapılması gerektiğine dair, değerlendirmeler vardı.

EKONOMİ ŞAHLANACAK DEDİLER, ZAMLAR ŞAHLANDI

Erdoğan Şahsım Hükümeti, Temmuz’da, “Ekonomi şahlanacak” demişti. Ama şahlanan; evlerimize gönderdikleri faturalar, çarşı, pazardaki etiketler ve enflasyon oldu. Erdoğan şahsım hükümeti, zam oldu, zulüm oldu, milletimizin üzerine yağdı. Temmuz ayına girerken, önce yüzde 15 elektrik zammıyla çarpıldık. Sonra doğalgaz fiyatlarına yapılan, yüzde 12 ile yüzde 20’lik sözde “güncellemeyle” yandık. Yetmedi üzerine LPG’ye gelen yüzde 8’lik fiyat artışıyla, ne yapacağımızı şaşırdık. Aileler perişan, esnaf perişan, çiftçi perişan, sanayici perişan. Sadece bu üç zammın, TÜİK’in makyajlı enflasyonuna doğrudan katkısı, bir puana yakın, 0,8 puan… Dolaylı etkileriyle birlikte katkı 1,5 puanı buluyor.

MİLLETİN PORSİYONU MİDEYE GİRMEDEN KÜÇÜLDÜ

Ama zamların zamanlamasındaki hinlik de dikkatimizden kaçmıyor. TÜİK’in makyajladığı enflasyona, bir de zaman ayarı yaptılar. Zam yağmuru, Temmuz ayına kaydırılarak, 11 milyon SSK ve Bağ-Kur emeklisine, yılın ikinci yarısında verilecek aylık zamlar törpülendi. 5,5 milyon memur ve memur emeklisinin, ilk altı ay için alacağı enflasyon farkları düştü. Bu zamları, Temmuz ayına öteleyerek, her bir memurun aylık 70 lirasını, her bir memur emeklisinin de aylık 49 lirasını kestiler. Yılın ikinci yarısında, sadece memur ve memur emeklisinin evine girecek, toplam 2 milyar 63 milyon lira, Erdoğan Şahsım Hükümeti tarafından, ince işçilikle gasbedildi. Anlaşılan millete “porsiyonları küçültün” diyen Saray, işi şansa bırakmak istemiyor. Milletin porsiyonunu, daha midesine girmeden küçülttü. Sarayın beslemeleri, yanaşmaları, zencefilli somonlu suşileri, kornişona sarılı dana rozbifleri, susamlı levrek simitlerini, ejder meyveli smoothie eşliğinde, rahat rahat götürsün diye… Sarayda debdebe, şatafat ve israf sürsün diye… Milletin porsiyonlarına çöktüler.

EMEKLİYE BU BAYRAMDA 2 BİN TL İKRAMİYE VERİN

Bugün, Haziran enflasyonu açıklandı. TÜİK’in makyajlı rakamlarıyla dahi tüketici enflasyonu yüzde 1,94 oldu. Yüzde 2’ye dayandı. Yılın ilk altı ayında, TÜİK’e göre enflasyon yüzde 8,45. Bağımsız iktisatçılardan oluşan, Enflasyon Araştırma Grubuna göreyse 6 aylık enflasyon yüzde 19,16. Aradaki fark iki kattan fazla. Diğer taraftan TÜİK’e göre yıllık enflasyon, 2019 Mayıs ayından bu yana, en yüksek seviyesine çıktı. Şahlanan öyle gözüküyor ki ekonomi değil ama enflasyon şahlanmış. Son bir yılda: Benzinli otomobil fiyatı yüzde 107. Televizyon yüzde 100. Bulaşık makinesi yüzde 74 zam gördü. Allah gençlere kolaylık versin, gençlerin yuva kurması, milletin araba alması artık hayal oldu. Erdoğan Şahsım Hükümeti, mutfakların bereketini kaçırdı. Millette ne yapacağını şaşırdı. Bayram geliyor. Küçükbaş kurbanlık bin 500 TL, büyük başta pay 2 bin TL olmuş. Emekli bayram ikramiyesini bekliyor. Hiç olmazsa bu sefer emekliyi şu enflasyona ezdirmeyin. 2 bin TL ikramiye verin de emekli de kurban kessin aileleriyle bayramda doya doya bir kap et yemeği yesinler.

EKMEĞE ZAM, TUZA ZAM, DOĞRU SÖYLEYENE DAM

Ama enflasyon fırtınasında, turpun büyüğü heybede… Haziran’da üretici ve tüketici enflasyonu arasındaki fark, 25 puanla, tüm zamanların rekorunu kırmış. Çekirdek enflasyon göstergeleri de, tüketici enflasyonunun üzerinde. Bütün bunlar enflasyonun önümüzdeki dönemde daha da azacağının işaretlerini veriyor. Enflasyon dünyanın en acımasız vergisidir. En çok da fakir, fukaranın satın alma gücünü, aç bir fare misali gizlice tüketir. Aslında Usta Şairimiz Can Yücel ne güzel diyor; “Ekmeğe zam, tuza zam, doğru söyleyene dam.” Erdoğan Şahsım Hükümeti, Genel Başkanımız, doğruları söyledi, milletin hakkını, hukukunu savundu, zulme karşı sessiz kalmadı diye, damda 4 yıl yatırmakla tehdit ediyor. Biz Cumhuriyet Halk Partisi’yiz. Tehdit ettiğin Genel Başkanımız “Hak, hukuk, adalet” diyerek, Adalet Yürüyüşünü yapan, dünya demokrasi tarihine geçen kişidir. Biz demirden korksak trene binmeyiz. Bizler zulmü alkışlayan, zalimi seven olmayız, olamayız. Biz biliriz ki; “Haksızlık karşısında susan, dilsiz şeytandır.” Zamma, zulme sessiz kalamayız.

BOĞAZİÇİ’YLE VE GENÇLERLE UĞRAŞMAYIN

Boğaziçi Üniversitesi’ndeki zulmü de görmezden gelmeyiz. Kayyum Rektör, “Eylemler en fazla altı ay sürer” diyordu. Ama ne oldu? Hem öğrenciler, hem de Boğaziçili akademisyenler, üniversitelerine sahip çıkmaya devam ediyorlar. Biber gazıyla, plastik mermilerle, coplarla, gençleri yıldırmaya çalıştılar ama gençler yılmadı. Boğaziçi’nin kapısına kelepçe taktılar. Gençler sinmedi. Kredi ve burslarını kestiler. Gençler tınmadı. Boğaziçili akademisyenler de, hem okullarının geleneklerine, hem de öğrencilerine sahip çıktılar. Kayyum rektöre sırtlarını döndüler. Şimdi o kayyum, üniversitenin 15-20 yıllık hocalarını kampüse almıyormuş. Dağdan gelip bağdakini kovmaya kalkıyor. Gencecik bir öğrenciyi, özel güvenlikçilere tekmeleterek, okul kampüsünden attırıyor. Bilimle, bilim insanlarıyla ve gençlerle kavga eden bir yönetimin sonu her zaman hüsran olmuştur. Bir kere daha tekrarlıyoruz. Artık gençlerle, Boğaziçi Üniversitesi’yle uğraşmayın. Gençlerin ve Boğaziçi’nin sesini dinleyin. Kibri, nobranlığı bırakın. Millet bu tavırlarınızdan bıktı, usandı. Bunu artık bir anlayıverin.

TÜTÜN ÜRETİCİSİ FERYAT EDİYOR

Bir başka zulüm ise Adıyaman’da yaşanıyor. Adıyamanlı tütün üreticisi feryat ediyor. Sarmalık tütün üretenler, hapis cezasıyla karşı karşıya. Biz geçtiğimiz haftalarda, CHP Ekonomi Masası olarak, Malatya ve Adıyaman’daydık. Yüzbinlerce aile bu işten geçiniyor. Hükümet, kendi kusurunun faturasını, üreticiye kesmeye kalkıyor. Üreticinin kooperatifleşmesini sağlayacak düzenlemeleri, zamanında yapmayan bu Erdoğan Şahsım Hükümeti. Şimdi üreticinin deposundaki 2020 ürününün ve daha yeni ekilen 2021 mahsulünün, elde kalma riski var. Aslında yapılması gereken belli. Tütün ticaretine ilişkin hapis cezasının yürürlük tarihi, en azından bir yıl süreyle ertelenmesi gerekiyor. Üreticinin kooperatifleşmesi için gereken zamanın tanınması gerekiyor. Ama öyle gözüküyor ki, Erdoğan Şahsım Hükümeti bu işi yapamayacak. İktidara geldiğimizde, bu zulme de Cumhuriyet Halk Partisi hükümeti son vereceğiz. Çiftçilerin derdine derman biz olacağız.

CUMHUR İTTİFAKI KAVGALI EV OLDU

“Kanunların bittiği yerde, zulüm başlar…” Erdoğan Şahsım Hükümeti yönetiminde, Türkiye ne yazık ki, bıraktık hukuk devleti olmayı, artık kanun devleti olmaktan bile uzaklaştı… Cumhur İttifakı kavgalı ev oldu. Şimdi kalkmış kendi evlatlarını yiyor. Ordu’da Büyük Birlik Partisi Kadın Kolları Başkanı; “Şu anki durumda herkes tek partili olmak zorunda… AK Parti Genel Başkanından korktukları kadar, Allah’tan korkmuyor bu insanlar. Bunu hepimiz görüyoruz. Din, kitap, Allah’ın emirleri yok sayıldı. AK Parti Genel Başkanının dedikleri yapılmaya başlandı. AK Parti Genel Başkanı bugün Recep Tayyip Erdoğan’dır. Yarın Ahmet, Mehmet’tir. Hiç önemli değil. Ama bir siyasi parti genel başkanıdır. Bu kadar korku niye kardeşim?" diye isyan ediyor. Vay sen misin isyan eden ertesi gün polis kapıya dayanıyor. Ters kelepçeyle gözaltına alıyor. Ayıptır, günahtır bu yapılanlar.

TÜRKİYE’Yİ DÜNYANIN EN BÜYÜK KARA PARA AKLAMA MAKİNESİNE ÇEVİRDİLER

Bu ülkede doğru söyleyen dokuz köyden kovuluyor. Ama hırsızlar, dolandırıcılar, rüşvetçiler için maşallah Türkiye’den daha güvenli bir liman yok. Yurtdışında yakalanan, ya da sıfırı tüketen her suçlu Türkiye’ye dönmek istiyor. Bu ülkede mali suçlar, suçtan sayılmıyor. Mali suçlular, suçludan sayılmıyor. Millete atılan kazıklar görülmezden geliyor. 19 yılda 6 kez Varlık Barışı çıkardılar. Şimdi bu düzenlemeyi 6 ay daha uzattılar. Türkiye’yi, dünyanın en büyük, kara para aklama makinesine çevirdiler. En son Almanya’da, bir kara para soruşturmasında, Türkiye’nin adı geçiyor. Hollanda’daki uyuşturucu ticaretinden ve kaçak tütünden elde edilen gelirlerin aklandığı, bu çerçevede 1 milyar 600 milyon Avro değerindeki altının, Türkiye’ye sokulduğu iddia ediliyor. Bunlar doğruysa korkunç bir rezalet…

PAMUK ELLER CEBE, VERGİ MÜKELLEFLERİ YİNE NÖBETE

Diğer taraftan BDDK, 21 Tasarruf Finansman Şirketinin faaliyetine son verdi. Bu şirketler pıtrak gibi büyürken ses çıkarmadılar. Şimdi “Kimseyi mağdur etmeyeceğiz” diyorlar. Yani pamuk eller cebe. Vergi mükellefleri bir kez daha nöbete… Çiftlik Bank tezgâhının mucidi, binlerce kişiyi dolandıran Tosuncuk, yurtdışında paralar suyunu çekince, Türkiye’ye döndü. Dönerken de, Brezilya’dan Türkiye’ye uçak biletini bile, Türk vergi mükelleflerine ödetti. Umarız en azından uçak parasını devlet kendisinden geri alabilir.

O DA ADAMINI BULUR

Kara para aklama suçundan hem ABD’nin, hem de Türkiye’de yargılanan Sezgin Baran Korkmaz, “Beni Türk hâkimlerine emanet edin” diyor. Nasıl demesin? Amerika’da 225 yılla yargılanan bu şahıs; Türkiye’ye gelirse aynı suçtan en fazla 7,5 yılla yargılanacak. Bu arada adamını da bulursa, ki bulacağından hiç şüphem yok, hiç hapis yatmadan bu işten kurtulabilir.

SKANDALLAR BİR DEĞİL, ON DEĞİL

Bakanlara elbise askılarında, çikolata kutularında rüşvet dağıtan Reza Zarrab, Türkiye’de hapis yattı mı? Hayır. Onun yerine, rüşvetçiye, Bakanlar eliyle ödül veren, televizyonda program yaptıran, rüşvet paralarına faiz ödeyen ilk hükümet olarak, bu hükümet Erdoğan Şahsım Hükümeti dünya tarihine geçti. Şerefli Türk askerinin başına çuval geçirildiğinde, ABD’ye verilmeyen nota, bu rüşvetçi için bir değil, tam da iki kez verildi. Erdoğan Şahsım Hükümeti’nde skandallar bir değil, on değil… Önceki Ticaret Bakanı, kendi bakanlığına kendi şirketinden mal sattı. Yaptığını da itiraf etti. Ama hala hakkında bir soruşturma yok. Oysa bu suç… Bu ülkenin İçişleri Bakanı, “Mafyadan 10 bin dolar alan siyasetçi olduğunu söyledi.” Rüşveti veren mafya lideri de, “10 bin dolar değil, çanta çanta para verdim” dedi. Çantayla para verdiği siyasetçinin ismini de söyledi. Bu ülkenin ne yargısı gık çıkardı, ne AK Parti gıkını çıkardı, ne de Erdoğan gıkını çıkardı.

ASIL KAYBETTİKLERİ AR VE HAYÂ

Ama kurdukları rant ve sefahat düzenini sürdürmek için, kutsal değerleri istismar ederken, sesleri pek bir gür çıkıyor. “Esenyurt’u kaybedersek, Kudüs’ü kaybederiz. Mekke’yi kaybederiz. İslam’ı kaybederiz” diye nutuklar atanların, asıl kaybettiklerinin ar ve hayâ olduğunu gördük. Partimize etmedik hakaret bırakmayan, on parmaklarıyla kara çalmaya kalkanların, yüzlerinin de yürekleri kadar kapkara olduğu her geçen gün ortaya çıkıyor.

KÜSTÜM DİYEREK SIYRILAMAZSINIZ

Şimdi ortaya saçılan bu kadar rezaletten sonra, Erdoğan, kendi atadığı İçişleri Bakanını, Sarayındaki toplantılara davet etmiyormuş. Neden? Beraber resim vermek istemiyormuş. İçişleri Bakanı, “Ben dünyanın en kötü adamıyım değil mi” diyerek, basın mensuplarının önünde kendini acındırıyor. Erdoğan da anlaşılan, “Küstüm, konuşmuyorum” diyerek, bu işten sıyrılabilirim zannediyor. Oysa ne demişti firari suç örgütünün başı; “Biz hepimiz aileyiz, her suçta beraberiz." Ortalığa dökülen tüm bu rezaletlerde, müteselsilsen sorumluluk vardır. Öyle küserek, konuşmayarak bu işler temizlenmez. Ne diyor istiklal şairimiz Mehmet Akif, “Kenar-ı Dicle’de bir kurt aşırsa bir koyunu, gelir de adli ilahi sorar Ömer’den onu!” Bu ülkeyi kim yönetiyor? Bu ülkede hükümet kim? “Her şeyin sorumlusu benim ben” diyen, Erdoğan Şahsım Hükümeti. Bugün bu ülkede marinalara çökülüyorsa, otellere çökülüyorsa, fabrikalara, yalılara, plazalara, AVM’lere, uçaklara çökülüyorsa, 100 yıl önce işgal döneminde bile delinmeyen tapu, bugün delik, deşik oluyorsa, memlekette ne can, ne de mal güvenliği kaldıysa, bunun sorumlusu kim? Elbette Erdoğan Şahsım Hükümeti.

Yorumlar (0)
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 12 34
2. Fenerbahçe 12 29
3. Samsunspor 13 26
4. Eyüpspor 13 22
5. Göztepe 12 21
6. Beşiktaş 12 21
7. Sivasspor 13 18
8. Başakşehir 12 16
9. Rizespor 12 16
10. Gaziantep FK 12 15
11. Kasımpasa 13 15
12. Konyaspor 13 15
13. Antalyaspor 12 14
14. Trabzonspor 11 12
15. Kayserispor 12 12
16. Alanyaspor 12 11
17. Bodrumspor 13 11
18. Hatayspor 12 7
19. A.Demirspor 11 2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 13 26
2. Bandırmaspor 13 25
3. Karagümrük 13 24
4. Erzurumspor 13 22
5. Igdir FK 12 21
6. Boluspor 13 21
7. Ahlatçı Çorum FK 13 20
8. Ankaragücü 13 19
9. Esenler Erokspor 13 18
10. Keçiörengücü 13 18
11. Şanlıurfaspor 13 18
12. Ümraniye 13 18
13. Gençlerbirliği 13 18
14. Pendikspor 13 18
15. İstanbulspor 13 17
16. Manisa FK 13 17
17. Amed Sportif 12 14
18. Sakaryaspor 13 14
19. Adanaspor 13 8
20. Yeni Malatyaspor 13 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 12 31
2. M.City 12 23
3. Chelsea 12 22
4. Arsenal 12 22
5. Brighton 12 22
6. Tottenham 12 19
7. Nottingham Forest 12 19
8. Aston Villa 12 19
9. Newcastle 11 18
10. Fulham 12 18
11. Brentford 12 17
12. M. United 12 16
13. Bournemouth 12 15
14. West Ham United 11 12
15. Everton 12 11
16. Leicester City 12 10
17. Wolves 12 9
18. Ipswich Town 12 9
19. Crystal Palace 12 8
20. Southampton 12 4
Takımlar O P
1. Barcelona 14 34
2. Real Madrid 13 30
3. Atletico Madrid 14 29
4. Villarreal 13 25
5. Athletic Bilbao 14 23
6. Osasuna 14 22
7. Girona 14 21
8. Mallorca 14 21
9. Real Betis 14 20
10. Real Sociedad 14 18
11. Celta Vigo 14 18
12. Sevilla 14 18
13. Rayo Vallecano 13 16
14. Leganes 14 14
15. Getafe 14 13
16. Deportivo Alaves 14 13
17. Las Palmas 14 12
18. Valencia 12 10
19. Espanyol 13 10
20. Real Valladolid 14 9