İyi Partili Cesur'dan 2020 karnesi: "İktidar sınıfta kaldı!"

İyi Parti Isparta Milletvekili Dr. Aylin Cesur, iktidarın 2020 karnesini masaya yatırdı.

Isparta 29.12.2020, 14:31
İyi Partili Cesur'dan 2020 karnesi: "İktidar sınıfta kaldı!"

İyi Parti Isparta Milletvekili Dr. Aylin Cesur, Türkiye’nin 2020’de karşılaştığı olayları sıraladı, iktidarın 2020 karnesini masaya yatırdı. Cesur, Meclis kürsüsünden “İktidar sınıfta kalmıştır” dedi.

2000 YILINA GELİNDİĞİNDE TERÖR SORUNU NEREDEYSE KALMAMIŞTI

Kitle İmha Silahları üzerine konuşma yapan Aylin Cesur konuşmasına “Biz, yedi düvele yedi ceddimizle tarih önünde rüştünü ispat etmiş, kurduğumuz Cumhuriyetimizle kahramanlığımızı, kanımızla askerî gücümüzü tarihe kazımış Türk milletiyiz.” diyerek başladı. 

Cesur, dünyanın pek çok bölgesinde terörün büyük bir sorun olduğuna ve Türkiye’nin de uzun yıllar terörle mücadele ettiğine dikkat çekti.

“Biz de ülke olarak terörden çok çektik, masum pek çok vatandaşımızı teröre kurban verdik.” diyen Cesur, 2000 yılına gelindiğinde Türkiye’de terör sorununun neredeyse bitirilmiş olduğunu hatırlattı. Terörün bitmesi için, iyi yönetim ve iyi yönetim için de ekonomik, demokratik istikrar ve barışçıl bir liman olmak gereğine dikkat çekti ve “Son bir yıla bakalım, nasıl bizde durum?” diye sordu.

İKTİDARIN 2020 KARNESİ:ÇAKTINIZ

Milletvekili Cesur, “Her şey sonucuyla ölçülür” diyerek, on sekiz yıllık iktidarın sadece 2020 yılında yaptıklarına bakılarak dahi Türkiye’nin iyi yönetilmediğinin anlaşılabileceğini söyledi.

“Bırakın on sekiz yılı, sadece 2020 karnenize bakalım: Maalesef iktidar sınıfta kalmıştır. Çaktınız yani!” diyen Cesur, konuşmasının devamında 2020 yılında Türkiye’de yaşananları saydı:

VE BİR BİR SIRALADI

“Türkiye 2020 yılında; beyin göçünün lise çağındaki gençlerimize indiğini gördü.

Adaletin teminatı barolarımızın bölündüğünü gördü. 

Kızılay’ımızın Ensar Vakfı’na 8 milyon dolar bağış yaptığını gördü. 

Kadına şiddet artarken İstanbul Sözleşmesi'nin kaldırılmaya çalışıldığını gördü. 

Muhalif medyaya verilen düzenli cezaları ve muhalif tonda gazetelerin cezalandırıldığını gördü. 

Sosyal medyaya sansürü ve kişisel bilgilerin gizliliğinin kaldırıldığını gördü.

Gençlerin ‘Oy moy yok.’ dediğini gördü.

İktidarınızın motoru Alman, bataryası Çin, şasesi İngiliz, tasarımı İtalyan olan bir otomobilin "yerli otomobil" diye sunduğunu gördü.

Açlık sınırının altında milyonlara kör, ‘Yoksulluğu bitirdik.’ diyen bakan gördü.

Emekli maaşı ödenmesini marifet sayan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı gördü. 

Öğretmen maaşlarını bütçeye yük gören Millî Eğitim Bakanı gördü. 

Artık her şeyi ithale bağladığınız ülkemizde Hazine ve Maliye Bakanının ‘Dolara bakmıyorum.’ dediğini gördü. 

Sekiz ay boyunca Sağlık Bakanının her gün karşımıza çıkıp, vaka sayıları konusunda bize düpedüz doğruları söylemediğini gördü.

Salgın ilk çıktığında ülkedeki test kitlerinin satıldığını ve Çin'den yeni test kiti ithal edildiğini gördü. 

Pandemi gibi bir süreçte vatandaşına maske dağıtamayan bir Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti gördü. 

Patates, soğandan sonra grip aşısının karneye bağlandığını gördü. 

Dayanışma yardımı toplayan belediyelerin banka hesaplarına el konduğunu gördü.

Dünya halka yardım yaparken biz halka IBAN dağıtıldığını gördük. 

Covid-19'a yakalanan sağlık çalışanlarına ‘Kendi suçları.’ diyen valiler gördük.”

“Türkiye 2020’de, Cumhuriyet tarihinin rekor işsizlik seviyeleri yaşanırken, TÜİK verilerinde işsizliğin azaldığını gördü. 

Öğrencilerin yarısının araç gereç ve internet temin edemediği için derslere giremediğini ve EBA'ya bağlanmak için çatıya çıkan küçücük bir çocuğun ölümünü gördü. 

Bir yılda iki ayrı Bakanın sosyal medya üzerinden istifa ettiğini gördü. 

‘Maske, mesafe, temizlik’ denirken mitingler yapıldığını gördü. 

‘Kuru ekmek yiyoruz.’ diyene ‘Demek ki aç değilsin.’ denildiğini gördü. 

2020 biterken çiftçiye 2019 desteklerinin hâlâ verilmediğini gördü. 

‘Anayasa Mahkemesi kapatılsın.’ denildiğini gördü. 

Bir siyasi parti liderinin, başka bir siyasi parti liderini tehdit eden şahsa sahip çıktığını gördü. 

Akdeniz'de Libya'dan, Orta Doğu'da Katar'dan başka limanının kalmadığını gördü.

Avrupa Birliği ve ABD'de Türkiye için yaptırım kararları alındığını gördü. 

2 milyar doları aşan ilaç borcu sebebiyle şirketler adına bir büyükelçi tarafından ülkenin ilaçsızlıkla tehdit edildiğini gördü. 

Güzelim Atatürk Havalimanı'nın paramparça edildiğini, piste binalar dikildiğini gördü. 

Tank Palet Fabrikasının ardından Varlık Fonu’nun, Borsa İstanbul’un %10'unun Katar'a peşkeş çekildiğini gördü. 

Merkez Bankası rezervlerinin eksi 50 milyar dolara indiğini, euronun 10 liraya çıktığını gördü. 

Hazine ve Maliye Bakanlığı koltuğu boşken liranın değer kazandığını gördü.

2021 için 180 milyar lira faiz ödeyecek, en az 245 milyar lira açık verecek bir bütçe gördü.”

İLK SEÇİMDE İKTİDARIN KARNESİNİ MİLLET VERECEK

“Türkiye sadece bu yıl bunları gördü, karneniz bu. Size not vermek benim haddim değil, millet size ilk seçimde o notu verecektir.”

“Biz; Türkiye’nin mektepten atılmasına müsaade etmeyeceğiz. Türkiye’nin 2021 karnesini düzeltmeye hazırız. Ben doktorum her şeyden önce ve hemen duyurayım ki, telaşa kapılmasın kimse; doğru doktor ve doğru tedavi ile İYİ’leşeceğiz!”

İYİ Parti Isparta Milletvekili Dr. Aylin Cesur’un TBMM’de “Türkiye Meseleleri” üzerine yaptığı konuşmasının metni:

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygı ile selamlıyorum.

Kitle İmha Silahları konuşuyoruz ve kitle imha silahları da, 21. yüzyılda teknolojinin gelişmesi ile yeni çağda insanlık için tehlikeli bir hale geldi. 

Bir ülkeye yıllarca sürecek zarar verebilecek, masum insanların, sivillerin hayatına kastedebilecek tehlikede silahlar bunlar. Silahların kimlerin elinde olduğu veya geçebileceği konusu, terör örgütlerinin daha kolay finansman bulabildiği, askeri ekipman ve mühimmat temin edebildiği dünyamızda ciddi endişe yaşıyor ülkeler.

Biz yedi düvele yedi ceddimizle tarih önünde rüştünü ispat etmiş ve kurduğumuz Cumhuriyetimizle de kahramanlığımızı ve askeri gücümüzü tarihe kanımızla kazımış Türk milletiyiz. Biz de maalesef ülke olarak terörden çok çektik, masum pek çok binlerce vatandaşımızı teröre kurban verdik. Terör dünyanın pek çok bölgesinde büyük sorun evet ancak Türkiye 2000’e geldiğinde terör sorunu neredeyse kalmamıştı. 

Terörü sona erdirmek adına pek çok strateji uygulanıyor, bir tanesi de “denizi kurutmak” taktiği. Ne hedefliyor bu? Terör örgütlerine insan ve kaynak girişini engellemeyi! Denizi kurutmak için; sahada askeri mücadelenin yanında, finansman kaynaklarının kontrolünü hedefleyen yasalar yapmak ve uygulamak gerekiyor. Güç ve kaynak kontrolü tamam da başarı için kilit ne?  

Demokratik istikrar, ekonomik istikrar ve barışçı güvenilir bir liman olmak! Bunu tesis etmek ve korumak şart. Sır ne biliyor musunuz yani? İyi yönetim. Her gün akan kanlara rağmen işte terörü de bundan bitiremiyoruz. İtiraz edebilirsiniz, ama biz de deriz ki; her şey sonucuyla ölçülüyor. Bırakın 18 yılı falan, sadece 2020 Karnenize bakalım: İktidar, sınıfta kalmıştır; çaktınız yani!

Tek tek sayayım: Türkiye bu yıl,

Beyin göçünün lise çağındaki gençlerimize indiğini gördü.

Adaletin teminatı barolarımızın bölündüğünü gördü. 

Kızılay’ımızın Ensar Vakfı’na 8 milyon dolar bağış yaptığını gördü. 

Kadına şiddet artarken İstanbul Sözleşmesi'nin kaldırılmaya çalışıldığını gördü.

Muhalif medyaya verilen düzenli cezaları ve muhalif tonda gazetelerin cezalandırıldığını gördü. 

Sosyal medyaya sansürü ve kişisel bilgilerin gizliliğinin kaldırıldığını gördü.

Gençlerin "Oy moy yok." dediğini gördü.

İktidarınızın motoru Alman, bataryası Çin, şasesi İngiliz, tasarımı İtalyan olan bir otomobilin "yerli otomobil" diye sunduğunu gördü 

Açlık sınırının altında milyonlara kör, “Yoksulluğu bitirdik." diyen bakan gördü.

Emekli maaşı ödenmesini marifet sayan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı gördü. 

Öğretmen maaşlarını bütçeye yük gören Millî Eğitim Bakanı gördü. 

Artık her şeyi ithale bağladığınız ülkemizde Hazine ve Maliye Bakanının "Dolara bakmıyorum." dediğini gördü. 

Sekiz ay boyunca Sağlık Bakanının her gün karşımıza çıkıp, vaka sayıları konusunda bize düpedüz doğruları söylemediğini gördü. 

Salgın ilk çıktığında ülkedeki test kitlerinin satıldığını ve Çin'den yeni test kiti ithal edildiğini gördü. 

Pandemi gibi bir süreçte vatandaşına maske dağıtamayan bir Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti gördü. 

Patates, soğandan sonra grip aşısının karneye bağlandığını gördü. 

Dayanışma yardımı toplayan belediyelerin banka hesaplarına el konduğunu gördü.

Dünya halka yardım yaparken biz halka IBAN dağıtıldığını gördük. 

Covid-19'a yakalanan sağlık çalışanlarına "Kendi suçları." diyen valiler gördü.

Türkiye 2020’de, Cumhuriyet tarihinin rekor işsizlik seviyeleri yaşanırken, TÜİK verilerinde işsizliğin azaldığını gördü. 

Öğrencilerin yarısının araç gereç ve internet temin edemediği için derslere giremediğini ve EBA'ya bağlanmak için çatıya çıkan küçücük bir çocuğun ölümünü gördü. 

Bir yılda iki ayrı Bakanın sosyal medya üzerinden istifa ettiğini gördü. 

"Maske, mesafe, temizlik" denirken mitingler yapıldığını gördü. 

"Kuru ekmek yiyoruz." diyene "Demek ki aç değilsin." denildiğini gördü. 

2020 biterken çiftçiye 2019 desteklerinin hâlâ verilmediğini gördü. 

"Anayasa Mahkemesi kapatılsın." denildiğini gördü. 

Bir siyasi parti liderinin, başka bir siyasi parti liderini tehdit eden şahsa sahip çıktığını gördü. 

Akdeniz'de Libya'dan, Orta Doğu'da Katar'dan başka limanının kalmadığını gördü.

Avrupa Birliği ve ABD'de Türkiye için yaptırım kararları alındığını gördü. 

2 milyar doları aşan ilaç borcu sebebiyle şirketler adına bir büyükelçi tarafından ülkenin ilaçsızlıkla tehdit edildiğini gördü. 

Güzelim Atatürk Havalimanı'nın paramparça edildiğini, piste binalar dikildiğini gördü. 

Tank Palet Fabrikasının ardından Varlık Fonu’nun, Borsa İstanbul’un %10'unun Katar'a peşkeş çekildiğini gördü. 

Merkez Bankası rezervlerinin eksi 50 milyar dolara indiğini, euronun 10 liraya çıktığını gördü. 

Hazine ve Maliye Bakanlığı koltuğu boşken liranın değer kazandığını gördü.

2021 için 180 milyar lira faiz ödeyecek, en az 245 milyar lira açık verecek bir bütçe gördü.

Türkiye sadece bu yıl sizinle bunca şey gördü. Not vermek millete aittir; benim notum belli temsilcisi olarak! Türkiye’nin mektepten atılmasına müsaade etmeyeceğiz. Türkiye’nin 2021 karnesini düzeltmeye hazırız. Ben doktorum her şeyden önce ve hemen duyurayım ki telaşa kapılmasın kimse; doğru doktor ve doğru tedavi ile İYİ’leşeceğiz!"

Yorumlar (0)
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 16 44
2. Fenerbahçe 16 36
3. Samsunspor 16 30
4. Göztepe 16 28
5. Eyüpspor 17 27
6. Beşiktaş 16 26
7. Başakşehir 15 22
8. Gaziantep FK 16 21
9. Antalyaspor 16 21
10. Konyaspor 16 20
11. Rizespor 16 20
12. Trabzonspor 16 19
13. Kasımpasa 15 19
14. Sivasspor 17 19
15. Alanyaspor 16 18
16. Kayserispor 16 15
17. Bodrumspor 16 14
18. Hatayspor 15 9
19. A.Demirspor 15 5
Takımlar O P
1. Kocaelispor 17 35
2. Bandırmaspor 17 33
3. Karagümrük 17 31
4. Erzurumspor 17 29
5. Keçiörengücü 17 27
6. Igdir FK 17 25
7. Ahlatçı Çorum FK 17 25
8. İstanbulspor 17 24
9. Ankaragücü 17 24
10. Manisa FK 17 23
11. Pendikspor 17 23
12. Gençlerbirliği 16 23
13. Esenler Erokspor 17 22
14. Ümraniye 16 22
15. Boluspor 17 22
16. Amed Sportif 16 22
17. Şanlıurfaspor 17 21
18. Sakaryaspor 17 21
19. Adanaspor 16 11
20. Yeni Malatyaspor 17 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 16 39
2. Chelsea 17 35
3. Arsenal 17 33
4. Nottingham Forest 17 31
5. Bournemouth 17 28
6. Aston Villa 17 28
7. M.City 17 27
8. Newcastle 17 26
9. Fulham 17 25
10. Brighton 17 25
11. Tottenham 17 23
12. Brentford 17 23
13. M. United 17 22
14. West Ham United 17 20
15. Everton 16 16
16. Crystal Palace 17 16
17. Leicester City 17 14
18. Wolves 17 12
19. Ipswich Town 17 12
20. Southampton 17 6
Takımlar O P
1. Atletico Madrid 18 41
2. Real Madrid 18 40
3. Barcelona 19 38
4. Athletic Bilbao 19 36
5. Villarreal 18 30
6. Mallorca 19 30
7. Real Sociedad 18 25
8. Girona 18 25
9. Real Betis 18 25
10. Osasuna 18 25
11. Celta Vigo 18 24
12. Rayo Vallecano 18 22
13. Las Palmas 18 22
14. Sevilla 18 22
15. Leganes 18 18
16. Deportivo Alaves 18 17
17. Getafe 18 16
18. Espanyol 18 15
19. Valencia 17 12
20. Real Valladolid 18 12