TBMM Sağlık, Aile , Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu CHP Grubu Sözcüsü Ünal Demirtaş’ın soru önergelerine yanıt veren Çalışma Bakanı Vedat Bilgin; “Görevlerini yapmakta iken Covid-19’a yakalanarak çalışma veya meslekte kazanma gücünü kaybeden veya vefat eden sağlık çalışanlarının hastalıkları ile görevleri arasındaki illiyet bağının Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Kurulunca tespit edilmesi halinde, meslek hastalığı ve vazife malullüğü yönünden işlem yapılmaktadır” şeklinde cevap verdi.
Konuyla ilgili olarak CHP’li Demirtaş yaptığı açıklamada şunları ifade etti;
491 SAĞLIK ÇALIŞANI HAYATINI KAYBETTİ
“Sayın Bakana, Covid-19 ile mücadelede hayatını kaybeden sağlık çalışanlarının kaçının yakınına maaş bağlandı, SGK Sağlık Kurulu’na kaç başvuru yapıldı ve bu başvurulardan kaçı kabul edildi ve Covid-19 meslek hastalığı sayıldı şeklinde 3 soru önergesinde toplam 24 soru sorduk. Gelen cevaplar 10 satırlık standart yazılar. Sağlık Bakanı da, Çalışma Bakanı da farkında mı bilmiyorum ama hayatını kaybeden sağlık çalışanı sayımız 491 oldu. Pandeminin en yoğun dönemlerinde, fedakarca çalışan bu insanlar artık tükendi. Bunu neden görmüyorsunuz? Neden sağlık çalışanlarına sahip çıkmıyorsunuz?
2020’DE MESLEK HASTALIĞINDAN 5 KİŞİ ÖLDÜ
Sosyal Güvenlik Kurumu’nun meslek hastalıkları; 2020 yılı istatistiklerine göre;4-1/a maddesi kapsamındaki sigortalılardan yıl içinde iş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölenlerin ekonomik faaliyetlerine göre dağılımına” ilişkin verilerde, meslek hastalığından hayatını kaybeden 5 kişiden 4’ünün ”İnsan Sağlığı Hizmetlerinde” olduğunu görüyoruz. Ancak bu meslek hastalığının hangisi olduğuna dair bir veri istatistiklerde yok. Yüksek ihtimalle Covid-19 nedeniyle hayatını kaybettiğini tahmin edebildiğimiz 4 sağlık çalışanı dışında başka hiç kimse için Covid-19 meslek hastalığı sayılmamış. Gecelerini gündüzlerine katarak çalışan, virüse yoğun bir şekilde maruz kaldıkları için topluma göre 14 kat daha fazla risk altında olan ve Covid-19’a yakalanarak hayatını kaybeden sağlık çalışanlarının acılı ailelerini kaderine terk etmek en hafif tabir ile insafsızlıktır. Pandemi döneminde sadece alkışlanan, mali ve özlük hakları ile ilgili en ufak bir adım atılmayan sağlık çalışanları yalnız bırakılmıştır.
İLLİYET BAĞI ŞARTI OLMADAN MESLEK HASTALIĞI KABUL EDİLMELİ
Pandemi döneminde sağlık çalışanları gecelerini gündüze katarak, çocuklarından, ailelerinden, sevdiklerinden uzakta çok ağır koşullar altında çalışmıştır .İstifa etmeleri, emekli olmaları yasaklanana, en ağır çalışma koşullarına göğüs geren, toplum için mücadelede bir adım bile geri gitmeyen milyonlarca sağlık çalışanı bu süreçte çok yıpranmıştır. Hayatını Covid-19 nedeniyle kaybeden sağlık çalışanlarının yakınlarını “”illiyet bağı” “hasta olduğunun ispatı” gibi prosedürlerle uğraştırmak, onlara acılarını yeniden yaşatmak demektir. Bu nedenle salgının başından bu yana fedakarca mücadele eden sağlık çalışanlarının tamamını kapsayacak şekilde ve illiyet bağı şartına bakılmaksızın, Covid 19 nedeniyle hayatını kaybeden sağlık çalışanlarının geride bıraktıkları ailelerine sahip çıkılmalıdır.
İSTİFALAR DAHA DA ARTACAKTIR
Her gün en az 2-3 doktorun istifa ettiğini duyuyoruz. 2021’in ilk 9 ayında, Türk Tabipleri Birliği’ne yurt dışında çalışabilmek için 967 doktor “İyi Hal Belgesi” başvurusunda bulunmuştur. Böyle giderse sağlık sisteminde hızlı bir çöküş yaşanması kaçınılmazdır.