CHP Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, pandemi nedeniyle sokağa çıkma yasağına tabii tutulan 65 yaş üstü vatandaşların çocuklarına, torunlarına hasret kaldıklarını ve uzun süre evde kaldıkları için bunalım yaşadıklarını ifade etti. Kaya, “65 yaş üstü büyüklerimizi koronaya karşı korunmak için alınan tedbirler sağlıklarını bozdu, psikolojilerini bozdu. Adeta ev hapsinde tutuluyor bu insanlar. Çocuklarına, torunlarına, gökyüzüne hasret kaldılar. Dünyanın hiç bir ülkesinde uygulanmayan bu yasaklar, bu uygulamalar çok yordu, çok mutsuz etti 65 yaş üstü büyüklerimizi. Bu insanlar hayat tecrübeleriyle kendilerinin ve toplumun sağlığını korumada hepimizden daha tedbirliler. Artık bunu anlayalım ve bu insanlarımıza uygulanan yasakları esnetilelim” dedi.
İçişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan genelge ile 65 yaş ve üzeri vatandaşlara sokağa çıkma yasağı uygulanıyor. Sadece 10.00 ila 13.00 saatleri arasında sokağa çıkabilen 65 yaş üstü vatandaşlara toplu taşıma kullanma yasağı da uygulanıyor. Toplu taşımaya binemeyen 65 yaş üstü vatandaşlar, bu kısıtlı sürede ne sevdiklerini görebiliyor, ne faturalarını yatırabiliyor ne de işlerini halledebiliyorlar. Konuyu Meclis’te gündeme getiren CHP Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, şunları söyledi:
ADETA EV HAPSİNDELER
“65 yaş üstü milyonlarca vatandaşımız dünyada benzeri görülmemiş bir uygulamayla aylardır mağdur ediliyor. Saygın gazeteci Uğur Dündar bu vatandaşlarımıza uygulanan yasaklarla ilgili bir çağrıda bulunarak ‘Ne olur bu insanların haklarına sahip çıkın.’ dedi. Bu insanlarımız aylardır ev hapsindeler, çocuklarına, torunlarına arkadaşlarına hasret kaldılar. Hareketsizlik nedeniyle hastalandılar, bedensel ve ruhsal açıdan çok yıprandılar.”
TRABZON’DAN GELEN MESAJ…
Trabzon'dan bir vatandaşın kendisine gönderdiği mesajı mecliste okuyan Kaya, sözlerine şöyle devam etti: “Trabzon'da bir büyüğümüzden gelen mesajı sizlere okuyorum: ‘10.00-13.00 saatleri arasında sokağa çıkmamıza izin veriliyor. Otobüs ve dolmuş gibi toplu taşıma araçlarından faydalanmamız yasak. Üstelik o saatlerde otobüsler bomboş ama biz binemiyoruz. Biz ne yapalım? İhtiyaçlarımızı nasıl giderelim? Zaten, 3 kuruş olan emekli maaşımızla taksi mi tutalım? Bir de insan haklarına aykırı bu uygulamayı bizi korumak için yaptıklarını söylüyorlar. Bu yaşa gelmişiz, Biz kendimizi korumasını bilmiyor muyuz?’ Buradan Hükûmete sesleniyorum. Bu haklı sesleri artık duyun ve gereğini yapın.”