Bahçeli'den yine "İdam" çıkışı

Meclis

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Meclis'teki grup toplantısında konuşuyor. 

Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Bahçeli, son anketlerde hızla eridiği görülen Cumhur İttifakı'nın oy oranlarıyla ilgili "Siparişle çalışan kamuoyu araştırma şirketlerinin abuk sabuk anketleri neyi söylerse söylesin, 2023 Cumhur İttifakı'nın, Türkiye'nin zafer yılı olacaktır. Bizim anketimiz tuttuğumuz eller, girdiğimiz gönüllerdir." ifadelerini kullandı.

Bahçeli devamında, gazeteci Taha Akyol'u, Karar gazetesindeki "Erdoğan’la Bahçeli arasında sistem gerilimi" başlıklı yazısı üzerine hedef aldı. Bahçeli, "Kalemini zillet mürekkebine batırmış. Bir yalan bin yalanın kuluçkasıdır. Sayın Cumhurbaşkanımızla aramızda gerginlik değil muhabbet vardır, güven vardır" dedi.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu "helalleşme" açıklaması üzerine hedef alan Bahçeli, "Hesaplaşmadan helalleşmemiz olmayacak" dedi.

Bahçeli'nin konuşmasında öne çıkanlar şöyle:

"Siparişle çalışan kamuoyu araştırma şirketlerinin abuk sabuk anketleri neyi söylerse söylesin, 2023 Cumhur İttifakı'nın, Türkiye'nin zafer yılı olacaktır. Bizim anketimiz tuttuğumuz eller, girdiğimiz gönüllerdir. Bizim anketimiz coğrafyanın dört bir yanında kahramanca ve dik duruşla mücadele eden, Türkiye'yi yarı yolda bırakmayacağım diyen aziz millet evlatlarıdır. MHP'nin oyu buymuş, AKP'nin oyu şuymuş diyerek aldıkları paranın bedelini yalan anket düzenleyerek ödeme kuyruğuna giren kurşun askerler, sözüm sizedir: Türk milletinin bağımsızlığına, muazzam eserlere nasıl sahip çıktığını eninde sonunda göreceksiniz. Yediğiniz şamarı ömrünüz boyu unutamayacaksınız, hiç duraklayamacağız. Cumhur İttifakı olarak hep bir adım önce olacağız, asla oyalanmayacağız, bir günümüzü diğeri ile eşitlemeyeceğiz. MHP, kulislerin, lobilerin, karanlık senaryoların partisi değildir, haciz altında iradesine ipotek konulmuş parti değildir.

Cumhur İttifakı'nda çatlak patlak olmaz, ittifakımızı hazmedemeyip çatır çatır çatlayanların varlığı her türlü izahtan varestedir. Cumhur İttifakı geçmiş ve gelecek arasındaki köprüdür. Türkiye sevdasının siyasi bir hürriyete bürünerek kökleşmesidir. Bizim ittifakımız plan, proje, pazarlık usulüyle tescillenmiş bir ittifak değildir. Biz fırsat düşkünü siyasi ittifaklara benzemeyiz. Başkaları gibi gözü başka, kaşı başka oynayanlarla mukayese edilemeyiz. Dili başka, fikri başka, zikri bambaşka olanlar gibi de davranamayız. Geçen haftaki grup konuşmam epey tartışıldı, pek çok kesim tarafından çarpıtıldı. Dedim ki, 'MHP, Cumhur İttifakı'nın bir ortağı olsa da, işlevi ve üstlendiği demokratik sorumluluğu muhalefettir. Bunun yanı sıra TBMM'de denge ve denetleme görevi ile meshuldur.' Bu kanaatimin neresi yanlıştır? Neresinde Cumhur İttifakı'na mesafeli bakış hakimdir? Hükümet bellidir, görevini başındadır."

YÜZDE 50+1 AÇIKLAMASI

"Hükümet değilsek de, hükümete bakan vermemiş olsak da, Cumhur İttifakı'nın sevabına da günahına da sonuna kadar ortağız, anca beraberiz kanca beraberiz. Tavsiyem, kötürüm beyanat sahiplerinin kendi işlerine bakmaları, kendi önlerinden yemeleridir. Niyet okuyuculuğu falcılıktır, bunca zahmete katlanacaklarına faziletli olsunlar.

Bir köşe yazarının yuvalandığı bir köşesinde 'Erdoğan ile Bahçeli arasında sistem gerilimi var' başlıklı yazısı A'dan Z'ye yalan, saptırma ve nifakla bulanmıştır. Bu şahıs, kalemini zillet mürekkebine batırmıştır. Az yalan olmaz, biraz yalan olmaz, küçük yalan olmaz, bir yalan, bin yalanın kuluçkasıdır. Cumhur İttifakı Türk milletinin gerçeğidir. 

Sayın Cumhurbaşkanımız ile aramızda gerginlik değil muhabbet vardır, hürmet vardır, anlayış, güven vardır. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi milletimizin bir başarısı, geleceğinin müjdesi, billi bekanın güvencesi, devlet yönetiminin milli hedeflerle birleşmesidir. Bu sistemin demokratik meşruiyet temeli, yüzde 50 + 1'dir. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde, cumhurbaşkanı, doğrudan halk tarafından seçildiği ve hükümet TBMM'den güven oyu almadığı için yönetimde istikrar ilkesi kendiliğinden gerçekleşmiştir.

Yüzde 50 +1 oyla cumhurbaşkanı seçilmesi çoğulcu demokrasinin dünyaya örnek olacak şeklidir. muhtar, belediye başkanı, milletvekili seçmiyoruz. Yüzde 50 + 1'i eleştirenleri anlayışla karşılamamız abesle iştigaldir. Cumhurbaşkanlığı YİK üyesi Sayın Cemil Çiçek, önemli sıkıntılara sebebiyet vereceğini, Türkiye'yi kaosa sürükleyeceğini iddia ediyor. Bu tuhaf sözlerin benzerini Türkiye'nin istikrarsızlığa gömülmesini isteyen çevreler de ileri sürüyor. Sayın Çiçek, sizin kafanızda, dilinizin altında sakladığınız bir oran var mıdır? Açıkla da bilelim, niyetini öğrenelim. Türkiye'nin kaostan kurtulduğunu ne çabuk hafızanızdan çıkardınız. FETÖ'cü Fehmi Koru da aynı şeyleri söylüyor. Bu tartışma gereksiz ve yersizdir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin derinlik ve işlerlik kazanması için çabalamak varken, farklı bir tartışma sayfası açmak, sistemi zedeleyecektir."

İDAM ÇIKIŞI

"Karşımızdaki kanlı tablo hepimizin yüreklerini kavurmaktadır. Ataşehir'de bir manyak, sadist bir cana kıymıştır. Hedef seçtiği Başak kızımızın kanını dökmüştür. Kuracağımız her cümle anlamsızdır. Artık zaman konuşma zamanı değil. Tedbirleri alma, gereğini yapma zamanıdır. Müslüme yavrumuzu bulmak için tüm teşkilat seferberlik halindedir. Bu barbar akının önüne geçmek mecburiyetindeyiz. Bu mahluklara dünyayı dar etmek zorundayız. Hiçbir caniye tahammül edemeyiz, sabır gösteremeyiz. Kadın cinayetleri iç barış ve huzur ortamını tahrip edecek boyuttadır. Artık klişe sözler geçersizdir. Vakit şiddetin kökünü kurutma vaktidir. Kadına yönelik şiddet kanunu yeniden düzenlemek zorundayız.

Bizim için yapılması gerekenler şunlardır:

Ailenin korunması, şiddetin önüne geçilmesi için kapsamlı bir ruh sağlığı yasasına ihtiyaç vardır.

Şiddeti durdurmak için hem güvenlik hem de cezai müeyyideler artırılarak kimsenin gözünün yaşına bakmamalıdır. Mahkemeler süratle karar vermeli, iyi hal indirimi gibi ceza indirimine imkan tanınmamalıdır.

Tecavüz, kadın cinayetlerinde gerekirse idam cezası bile tartışmaya açılmalı.

Şiddeti özendirip, teşvik edecek yayın ve haberden kaçınılmalı.

Üniversitelerin bölümlerinde görev alan akademisyenlerin öncülüğünde şiddet haritası çıkarılması tavsamadan yerine getirilmelidir.

İnsanlığın huzuru projemizin tanıtılması, tartışılması müessir bir yol haritası gösterecektir."

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.