CHP Parti Meclisi Üyesi ve Kocaeli Milletvekili Tahsin Tarhan, Ak Parti milletvekilleri tarafından TBMM Başkanlığına sunulan İstanbul Finans Merkezi Kanunu Teklifi hakkında değerlendirmelerde bulundu. Ülke ekonomisinin geldiği noktada tek kişi tarafından alınan yanlış kararların büyük bir etkisi olduğunun altını çizen Tarhan, “İstanbul’da finans merkezi kurulması yönündeki bu düzenleme sadece günü kurtarma derdinin bir tezahürüdür. Ülke ekonomisi tepetaklak olmuşken, enflasyon makyajlı rakamlarla bile yıllık %73,50’ye ulaşarak rekorlar kırarken İstanbul’da Finans Merkezi kuruluyor açıklamaları sadece popülizmden ibarettir.” dedi.
“Betona yatırım ekonomiyi batırdı, finans merkezi ile kurtarmaya çalışıyorlar”
Finans merkezi kurulmasının 2000’lerin başında da gündeme geldiğini hatırlatan Tarhan, “Türkiye ekonomisinin yükseliş eğilimine girdiği bir dönemde finans merkezi kurulması fikri doğru bir fikirdi. Ancak Ak Parti’nin 20 yıllık iktidarında başta adalet ve hukuk alanında yaşananlar ülkede huzur ve güven ortamına büyük zarar verdi. Bu da ekonomide istikrarsızlığı ve güvensizliği beraberinde getirdi. Yabancı yatırımcı ülkeden uzaklaşırken, yerli yatırımcı da önünü göremez oldu. Ak Parti beton ekonomisine sırtını dayadı ve sadece inşaat odaklı bir yatırım politikası uyguladı. İtibardan tasarruf olmaz diyerek israfın da önü açıldı. Sonuçta ülkemiz son yılların en büyük ekonomik krizi ile karşı karşıya kaldı. Köklü ve doğru bir ekonomi politikası uygulamaktan aciz olan iktidar şimdi palyatif çözümlerin peşine düşmüş, sıcak parayı, yatırımcıyı ülkeye çekerim umuduyla finans merkezi projesine yani yine bir inşaat odaklı yatırıma sarılıyor. Ancak yatırımcıları ülkeye çekmenin yolu bu değil. İstediğiniz kadar binalar yapın, istediğiniz kadar kuleler dikin ülkede demokrasiyi, hukuku ve adaleti tesis edemezseniz yatırımı bu ülkeye çekemezsiniz” diyerek iktidarı eleştirdi.
“Son 3 yılda 3 başkan değişti, Merkez Bankasının bağımsızlığını yok ettiler”
Dünyadan da örnekler veren Tarhan, gelişmiş tüm ülkelerde bağımsız bir merkez bankası yönetimi anlayışının finans politikalarının odağında yer aldığını söyledi. Tarhan, “Ak Parti iktidarında tüm ülkenin yönetimi tek kişiye bağlandı. Cumhurbaşkanı yeri geldiğinde ekonomist, yeri geldiğinde sağlıkçı olduğunu iddia ediyor. Bu anlayışla, Merkez Bankasının bağımsızlığını yok ettiler. 2006’dan bu yana 6 kez Merkez Bankası Başkanı değişti. Cumhurbaşkanının talimatlarını yeterince yerine getiremedikleri için son 3 yılda 3 kez Merkez Bankası Başkanı değişti. Üstelik yine Cumhurbaşkanının güdümünde kurulan Varlık Fonu ile her türlü denetimden uzak bir yapı oluşturuldu. İstanbul Finans Merkezinin yönetimi de Sayıştay’ın dahi denetleyemediği Varlık Fonunda olacak. Uluslararası yatırımcıyı şeffaflıktan ve akıldan, bilimden uzak anlayışla yönetilen bir yapıya çekemezsiniz.” dedi.