CHP İstanbul Milletvekili ve PM Üyesi Gökan Zeybek, Ilgın Şeker Fabrikası’ndaki yanlış uygulamalar sonucu oluşan zararı ve yolsuzluk iddialarını TBMM gündemine taşıdı.
ŞEKER FABRİKALARINDAKİ KÖMÜR VURGUNU
Ilgın Şeker Fabrikasının kamunun elinde kalan fabrikalar arasında en verimli ve karlı şeker fabrikalarının başında geldiğini belirten ZEYBEK sözlerini şöyle sürdürdü; “İşlevini kaybetmemesi ve üretimini sürdürebilmesi için Ilgın Şeker Fabrikasına gerekli yatırımların yapılmadığı görülmektedir. Teknolojiden yoksun bırakılmak suretiyle eskiyen ve mevcut durumuyla üretim yapamayan fabrikanın 40 yıllık kireç ocağı kulesinin yakın zamanda hasar gördüğü, çalışamayacak duruma geldiği ancak çalışır hale döndürülmesi hususunda da herhangi bir işlemin yapılmadığı ortadadır. Bunun yanı sıra; kömür ile üretim yapan şeker fabrikalarında kömür alımı üzerinden kurgulanan ihale vurgunu ve bu şekilde kamunun büyük zarara uğratıldığı iddiaları kamuoyunda önemli soru işaretleri barındırmaktadır.” dedi.
KAMU İÇİN ÖNEMİ BÜYÜK
Üretim ve verimliliğin yüksek olmasından dolayı Türkşeker’in bünyesinde bulunan Ağrı, Kars, Erciş gibi şeker fabrikalarının yüksek üretim maliyetlerini de revize eden Ilgın Şeker Fabrikasının, bu özelliğinden dolayı Doğu Anadolu’daki fabrikaların da ayakta kalmasını sağladığını aktaran ZEYBEK; Ilgın Şeker Fabrikası’nın bu özelliğini kaybetmesinin, TÜRKŞEKER’in üretim maliyetlerini doğrudan yükselteceği için fabrikaların zararının katlanarak artacağını ve vatandaşın şekeri daha pahalı tüketmek zorunda kalacağını belirtti.
ILGIN ŞEKER FABRİKASI YATIRIM BEKLERKEN KAPALI FABRİKAYA 60 MİLYON TL!
Türkiye’de yapılan yatırımların dengesizliğine de değinen ZEYBEK; “2020/2021 kampanya döneminde çiftçiden yaklaşık 1 milyon 600 bin ton pancar alan ve bunun yaklaşık 1 milyon tonunu işleyen Ilgın Şeker Fabrikası’na tek bir kuruş yatırım ödeneği ayırmayan Türkşeker’in, bölgede yeteri kadar pancar üretimi olmayan ve 9 yıldır kapalı olan Çarşamba Şeker Fabrikası’nı tekrar üretime alma gerekçesiyle 60 milyon lira yatırım ödeneği ayırması bir tutarsızlık olarak karşımıza çıkıyor.“dedi.
KALİTESİZ KÖMÜR ÜZERİNDEN VURGUN
Devlete ait olan fabrikalardan 4 tanesinin kömür ile çalıştığına dikkat çeken ZEYBEK; Ilgın Şeker Fabrikası başta olmak üzere diğer fabrikalarda da yaşandığı kamuoyuna yansıyan kömür ihalesi üzerinden vurgun iddialarını da şu şekilde aktardı; “Kömür, bu fabrikaların en önemli ana sarf maddelerinden birisi. Fabrikalar ihale düzenleyerek kömür alımı gerçekleştiriyor. Öyle ki günlük sarf edilen kömür tutarı yüzlerce ton. Ancak burada önemli bir kriter var, ‘Kömürün Kalitesi.’ İhalelerde aranan şartlardan birisi alınacak kömürün kalorisi. Yani kalitesi. Bu oranın da 5 bin-6 bin kalori olması gerekiyor. Kömürün kalorisi eksik olur ise pancar işlemesi için harcanan kömür miktarı 6 bin ton civarında iken bu rakam devamlı artarak kat be kat artar. Bu da açık ve net bir biçimde kamuyu zarar uğratır. Şimdi gelelim Ilgın Şeker Fabrikası’ndaki duruma” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü;
YOLSUZLUĞUN PENÇESİNDEKİ KAMU KAYNAKLARI
“Ilgın Şeker Fabrikası’nda, 2020/2021 kampanya döneminde kullanılmak üzere baz kalori 4800/5000 kcal kömür ihalesi düzenleniyor. İhale sonucunda 27 bin ton kömür için ihaleyi alan firma ile sözleşme düzenleniyor. Teslimat için 1000 tonluk partiler halinde ve analiz raporları ile uygun görüşle 30 gün sonra ödeme yapılması konusunda anlaşma yapılıyor. Ilgın fabrikasındaki yetkililer bacalardaki dumandan ve kazanların durumundan şüphelenip yakılan kömürün kalitesinin yetmediğini düşünerek inceletmeye karar veriyorlar. Numuneler alınıyor ancak fabrikanın laboratuvarında yapılan analizlerde kömürlerin kalitesinin 4800-5000 kcal olduğu raporu veriliyor. Tatmin olmayan fabrika yetkilileri numuneleri Şeker Fabrikaları Genel Müdürlüğü'ne gönderiyorlar ve sonuç olması gerekenin çok altında, 1400-2200 kcal çıkıyor.” Bakınız; 2019 yılında fabrikada 10 günlük pancar işlemesi karşılığında sarf edilen kömür miktarı günlük 1240 ton. Kalitesiz kömürün yakıldığı fark edildikten sonraki ölçümlerde ise 10 günde 1240 tondan 610 tona düşüyor.” diyerek sözlerini tamamlayan ZEYBEK; Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin cevaplaması istemiyle TBMM gündemine sunduğu soru önergesinin içeriğini kamuoyu ile paylaştı.
Aşağıda yer alan sorularımın, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli tarafından, Anayasa'nın 98 ve TBMM Tüzüğünün 96 ve 99. maddeleri gereğince, yazılı olarak cevaplanması için gereğinin yapılmasını arz ederim.
Çiftçiden alınan 1 milyon 600 bin pancarın yaklaşık 1 milyon tonunu işleyen Ilgın Şeker Fabrikası’na neden yatırım yapılmamaktadır? Uzun zamandır eski teknoloji barındıran araç gereçlerle üretime devam eden fabrikaya neden yatırım ödeneği ayrılmamıştır?
Ilgın Şeker Fabrikası’nda üretimdeki kapasite artırımı plan dahilinde midir?
2021 yılı bütçesinde Ilgın Şeker Fabrikasının hasar gören kireç ocağı kulesinin onarımı ya da yenilenmesi için gerekli ödenek ayrılacak mıdır?
Hali hazırda üretimi durdurulan fabrikada bulunan ve işlenemeyen 150 bin ton pancarın akıbeti nedir?
Ilgın Şeker Fabrikası tekrar ne zaman üretime başlayacaktır?
Kömür ile çalışan şeker fabrikalarının en önemli ana sarf malzemesi kömürdür ve kömürün kalorisi yani kalitesi belirlenmiş değerler arasında olmalıdır. Ilgın Şeker Fabrikası özelinde; Kömür alımında bu değerlerin ölçümü, kontrolü ve onayı aşamalarında kamu zararına yol açacak suistimaller yaşanmış mıdır?
2020/2021 kampanya döneminde kullanılmak üzere baz kalori 4800/5000 kcal kömür alımı için gerçekleştirilen ihalede 27 bin ton kömürün bin tonluk partiler halinde yapılmasının planlandığını görmekteyiz. Kömür kalitesinin ihale şartlarına uygun olup olmadığını görmek için her bir parti için ayrı analiz yapılmış mıdır?
Kömür ile üretim yapan diğer şeker fabrikalarında da kömürün kalorisinin yani kalitesinin düşük olması sebebiyle kamunun zarara uğratıldığı tespit edilmiş midir?
Değerleri 4800-5000 kcal olması gereken kömür yerine 1400-2200 kcal ölçülen kömürü vererek ihale şartlarına uymayan ve kamuyu zarara uğratan firma hakkında gerekli işlem yapılmış mıdır? Süreç hangi aşamadadır?
Bu firma, Ilgın Şeker Fabrikası haricinde başka hangi fabrikalara ihale ile kömür vermiştir? O fabrikalardaki kömür alımında bu değerlerin ölçümü, kontrolü ve onayı aşamalarında kamu zararına yol açacak suistimaller yaşanmış mıdır? Bu olası zararı ortaya çıkaracak soruşturmalar yapılmakta mıdır?