Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, Gezi Parkı'nın Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı'na devredilmesine ilişkin Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy tarafından yanıtlanması istemiyle soru önergesi verdi.
HDP'li Gülüm'ün öergesi şöyle:
"Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü (VGM) tarafından 19.03.2021 tarihinde yapılan açıklamaya göre İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) ait olan Taksim Gezi Parkı’nın mülkiyeti Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı’na devredilmiştir. 12.03.2021 tarihinde gerçekleştirilen bu devir işlemi Vakıflar Kanunu’nun “Vakıf yoluyla meydana gelip her ne suretle olursa olsun Hazine, belediye, özel idarelerin veya köy tüzel kişiliğinin mülkiyetine geçmiş vakıf kültür varlıkları mazbut vakfına devrolur” şeklindeki 30. maddesine dayandırılmıştır.
Taksim Gezi Parkı’nın yanı sıra Şişli Etfal Hastanesi, Pera Palas Oteli, Vefa Lisesi ve Sait Halim Paşa Yalısı’nın da devredildiği Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı’nın yaşamayan, sadece arşiv kayıtlarında bulunan bir vakıf olduğu belirtilmektedir. Faaliyetleri, yöneticileri, merkezleri, tabelaları dahi olmayan, mazbut vakıf statüsünde olan bu Vakfın yönetiminin Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafınca yerine getirildiği basına yansıyan haberler arasındadır.
Bununla birlikte İBB ve kamuoyundan saklı tutularak bir günlük yazışmalarla devir işlemin gerçekleştirilmesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Orayı ihya edeceğiz” açıklaması ve Gezi Parkı’nın tarihsel ve simgesel önemi göz önüne alındığında söz konusu devir işleminin siyasi bir kararla yapıldığına işaret etmektedir.
Gezi Parkı’nı da içine alan Taksim Meydanı her türlü yasaklamalara rağmen on yıllar içinde işçilere, emekçilere, kadınlara, öğrencilere, LGBTİ+’lara, demokratik kitle örgütlerine ev sahipliği yapmıştır. Bu bağlamda Taksim Meydanı siyasi ve toplumsal hafızayı biriktiren kamusal bir mekandır. Taksim Meydanına kimliğini kazandırmış tüm toplum kesimlerinin ve onları temsil eden örgütlerin görüşleri alınmadan, karar süreçlerine dâhil edilmeden bu kamusal mekân üzerinde hiçbir düzenleme yapılmamalıdır.
Bu bağlamda;
Taksim Gezi Parkı’nın Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı’na devredilmesinin gerekçesi nedir? Bu devirden nasıl bir kamusal fayda beklenmektedir?
Beyazıt Döneminde boş arsa, 3. Selim döneminde Topçu Kışlası olduğu belirtilen Gezi Parkı’nın hiçbir dönemde Vakıf tarafından yapılmadığı, dolayısıyla vakıf kültür varlığı olmadığı bilgisi doğru mudur? Bu bilgi doğruysa parkın devri nasıl gerçekleşmiştir?
Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı ne zaman hangi maksatla kurulmuştur? Ülke genelinde mülkiyeti bu Vakfa devredilen veya devredilmesi planlanan taşınmazlar hangileridir?
Sadece arşiv kayıtlarında ismi bulunan ancak hiçbir faaliyeti ve yöneticisi bulunmayan mazbut niteliği taşıyan vakıf sayısı kaçtır? Bu vakıflar aracılığıyla son 13 yıl içinde elde edilen gelir toplamı ne kadardır ve bu gelir hangi amaçlar için kullanılmıştır?
Gezi Parkı’nın devredilmesiyle ilgili çalışmanın İBB ve kamuoyundan gizli yapılmasını nasıl açıklıyorsunuz?
Gezi Parkı’nın Vakıflar’a devredilmesi yönünde Cumhurbaşkanlığı tarafından Bakanlığınıza iletilen bir talimat var mıdır?
Söz konusu devir değişikliği ile 2013 yılındaki Gezi protestoları ve 2019 yılı yerel seçim sonuçları arasında bir ilişki var mıdır?"