CHP PM Üyesi ve İstanbul Milletvekili Özgür Karabat, Merkez Bankası'nın ve AKP'nin enflasyonula mücadele gibi bir hedefinin olmadığı ve toplumun geniş kesimlerinin bu politikalarla yoksulluğa mahkum edileceğini aktardı. Karabat, yüksek enflasyon ve arttırılan vergilerle halkın alım gücünün sınırlandırıldığı söyledi.
Karabat'ın açıklamaları şöyle:
"1) AKP’nin ekonomik krizden çıkış için seçtiği yol, halka ekonomik soykırım uygulamaktan başka bir şey değil. Yoksullaştırma politikasını tek tek açıklayalım.
2) Enflasyonu AKP’nin düzeltmesi söz konusu değil. Planı olmadığı gibi bunu yapmak da istemiyor. TCMB 2023 enflasyon tahminini %22,3'ten %58'e yükseltti. 2024 tahinini ise %8,8’den %33’e yükseltti. Gerçeğe yakın hedefler sunulduğu için bu başarı gibi anlatılıyor.
3) Öyle bir algı yaratıldı ki, TCMB’nin yüksek enflasyon hedefi sunması neredeyse havai fişeklerle kutlanacak. Enflasyonla mücadele yerine, enflasyonun önünü açan bir politika sürdürülüyor. Bunun başarı olarak anlatılması halka hakarettir.
4) KDV, ÖTV ve MTV gibi dolaylı vergilerin artırılması enflasyonla mücadele adı altında topluma sunuldu. Emekliye açlık sınırının altında maaş veriliyor. Asgari ücret de 1-2 ay içinde açlık sınırını altına inecek. Memurların da maaşı yoksulluk sınırının altında.
5) 2023 yıl sonu gıda enflasyonu tahmini ise %27,9’dan %61,5’e çıktı. Gıda enflasyonu halkın büyük kısmının yaşadığı gerçek pahalılıktır. Çünkü gelirin büyük kısmı gıda ve barınmaya gider. İşte bilinçli yoksullaştırma tam olarak burada başlıyor.
6) Gıda maliyetlerini düşürecek bir plan yok. Aksine, motorin zamları ile gıda maliyetleri artırılıyor. Gıda üretimi, nakliyesi mutlak teşvik kapsamına alınmalı ama yapılmıyor. Ekmekten et ve süt ürünlerine kadar her türlü gıda günden güne zamlanıyor.
7) Kamuda tasarruf sadece lafta kaldı. Rant ve zenginlik vergileri uygulanmıyor. Halka ise yeni vergiler masada. Bazı ürün gruplarında ÖTV artırımı, konut vergisi, konaklama vergisi, Özel İletişim Vergisi. Bu politikaya rasyonel zemin denemez.
8) Yeni TCMB yönetimi de bu vergilerin hangi aralıklarla toplanacağını, hangi seviyelere çıkarılacağını, faizin halkın alım gücünü ne kadar kısacağını belirleyecek. Çünkü “halk öyle yoksullaşsın ki alışveriş yapamayacak duruma gelsin” politikası var.
9) Ay sonunu zor getiren vatandaşlar kredi kartları ile kendilerini çeviriyor. Peki, bu TCMB yönetimi ne yaptı? Kredi kartı ve kredili mevduat hesabı faizlerini fahiş seviyeye çıkardı. Mehmet Şimşek de bunu başarı olarak sundu!
10) Her 10 işletmeden 9’u krediye ulaşamıyor. Nakit yönetimi sıkıntıları nedeniyle piyasada şirketler arası ödemeler aksamaya başladı. İflaslar ve işsizlik büyüyecek. Mehmet Şimşek ve TCMB yönetimi övmeye devam mı?"