CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın sağlık çalışanlarına ek ödemenin 3 ay süreyle tavandan yapılacağı yönündeki açıklamasını değerlendirdi.
Sağlık çalışanlarının para değil can güvenliği istediğini belirten Arık, “Sayın Bakan hiçbir eksiğimiz yok diyor ama sahadan aldığımız bilgiler hiç de öyle değil. Bakın bugün sağlık çalışanları 2 saat ömrü olan cerrahi maskeyi 8 saat, tek kullanımlık N 95 maskeyi 3 gün kullandıklarını, yüz siperliğini don lastiğinden ve asetattan kendilerinin ürettiğini söylüyorlar” diye konuştu.
CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık, yoğun bir çalışma temposu ile koronavirüse karşı mücadele eden sağlık çalışanlarının taleplerini mecliste gündeme getirdi. TBMM’de düzenlediği basın toplantısında test sayısının yetersiz olduğuna dikkat çeken Arık, “Ülkemizde yapılan test sayısı hala çok az. 82 milyonluk nüfusa günde 2 bin test çok az. Kayseri gibi çoğu büyük kentlerimizde hala test yapılamıyor. Sayın bakan geleceğini söylüyor umarım en kısa sürede testler başlar. Az test demek, az tanı demektir. Az tanı da karantina önlemlerinde çaresiz kalmak demektir. Test sayısının bir an önce artırılması kaçınılmazdır” dedi.
"Önce kendi ihtiyacımızı karşılayalım"
Türkiye’nin fedakar sağlık çalışanları için her gece saat 21.00’da gerçekleştirdiği alkışlı eylemini hatırlatan Arık, sağlık çalışanlarının bundan daha fazlasını hak ettiğini belirtti. Herşeyden öncece sağlık çalışanlarının can güvenliği istediğini belirten Arık, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Sağlık emekçileri can güvenliği için koruyucu ekipman istiyor. Sayın Bakan dün akşam açıklama yaptı. Döner sermayenin 3 ay süreyle tavandan yatırılacağını söyledi. Sağlık çalışanları hem vatandaşın hem de kendinin canının derdine düşmüş iken Sayın Bakan keşke bu pansuman vari açıklamayı yapmasaydı. Sağlık çalışanları bugün para istemiyor, can güvenliği istiyor, malzeme istiyor, maske istiyor. Sayın Bakan hiçbir eksiğimiz yok diyor ama sahadan aldığımız bilgiler hiç de öyle değil. Bakın bugün sağlık çalışanları 2 saat ömrü olan cerrahi maskeyi 8 saat, tek kullanımlık N 95 maskeyi 3 gün kullandıklarını, yüz siperliğini don lastiğinden ve asetattan kendilerinin ürettiğini söylüyorlar. Ama ne hikmetse Türkiye’nin dünyanın dört bir yanına maske gönderdiği haberleri geliyor. Önce kendi ihtiyaçlarımız karşılayalım, sonra da eğer gücümüz yetiyorsa gönderelim…
"Biz ne bekliyoruz"
Sayın Bakan Sağlık Çalışanları sizden paradan önce çalışma can güvenliğini sağlamanızı istiyor. Dün sayın bakan sağlık personelinin de enfekte olduğunu söyledi. Söyledi ama kaç kişi olduğunu söylemedi. Kaç sağlık çalışanı hastalığa yakalandı, neden yakalandı, eksiklerimiz neler, bunları bilmek, çözüm üretmek gerekiyor. Bunları kamuoyu ile paylaşmanız gerekiyor. Sağlık çalışanları ailelerini de tehlikeye atmamak için evlerine gitmiyor ya da ev halkını başka yerlere yolluyor. 40 günlük bebeğini 15 gündür görmeyen sağlık çalışanlarımız var. Bakın Fransa sağlık çalışanları için hastanelere yakın yerlerdeki otelleri konaklama merkezine dönüştürdü. Biz ne bekliyoruz? Yorgunluktan bitap düşen sağlık çalışanları koridorlarda ayakta uyku ihtiyacını giderirse ne kendisine ne de hastalarına faydalı olamaz. Sağlık çalışanlarımızın hastane de ya da en yakın bir otelde, izole bir şekilde, dinlenmeleri sağlanmalıdır. Doktorları, sağlık çalışanlarını koruyamazsanız toplumu da koruyamazsınız”
Sağlık Bakanının açıkladığı 32 bin atamayı olumlu bulduğunu ifade eden Arık, 600 binin üzerinde atama bekleyen sağlıkçının atamasının yapılmasını ve sağlık çalışanlarının çalışma koşullarının kalıcı olarak iyileştirilmesi gerektiğini söyledi. Arık, “Evet bu zor günler bize sağlık çalışanlarının nasıl ulvi bir görev üstlendiğini bir kez daha hatırlattı. Ve umarım ki, bu burada kalmaz. Sağlık çalışanlarının ek gösterge, fiili hizmet zammı gibi talepleri ve bunun yanında sağlıkta şiddet yasası bir an önce çıkartılır. Bütün bunları siyasi polemik olsun diye söylemiyorum, bir doktor olarak, yaşanan sorunlara dikkat çekmek ve sağlık çalışanlarının sorunlarının çözümü için söylüyorum. Unutmayın sağlık çalışanları kaybederse Türkiye kabeder. Ama sağlık çalışanları kaybetmeyecek, sizler için bizler için Türkiye için kazanacak… Türkiye’ye de bizin için evlerine gitmeyen sağlık çalışanları için evlerinde kalmalarını hatırlatıyorum. Sağlığınız için, Türkiye için Evde Kal Türkiye… Sağlık çalışanlarını bir kez daha yürekten alkışlıyorum” diye konuştu.