CHP Gaziantep Milletvekili Opr. Dr. Bayram Yılmazkaya son yıllarda giderek artan intihar vakalarının araştırılması için Meclis Başkanlığına 21 milletvekilinin imzasını taşıyan araştırma önergesi sundu.
Son günlerde artan toplu intihar vakalarının araştırılması için TBMM’ye araştırma önergesi veren Yılmazkaya ve arkadaşları, ülke genelinde yaşanan toplu intihar vakalarının geçim sıkıntısı ve işsizlik sorunundan kaynaklandığını belirtirken, toplu intiharların ülkemizde artık sosyal bir sorun haline dönüştüğüne dikkat çekti.
Yılmazkaya, “Gençler Eğitimle Bir Yere Geleceklerine İnanmıyorlar! Ülkedeki kötü ve adaletsiz yönetimle birlikte yanlış ekonomik politikalar insanları bunalıma sokmuş durumda. Çıkış yolu bulamayan bireyler intiharlara yönelmekte” ifadelerini kullandı.
“Toplumda beliren umutsuzluk, karamsarlık, ekonomik kaygılarla birlikte ülkede artan adaletsizlik duygusu bireyleri bir çıkmaza sürüklemekte, intiharları da tetiklemektedir!” diyen Yılmazkaya, “Resmi verilere göre; Nevşehir’de bir yılda yaşanan intihar vakalarının yüzde 50’si, Hakkâri’de yüzde 40’ı ve Uşak’ta yüzde 33’ü yoksulluk yüzünden meydana gelmiş!” ifadelerini kullandı.
İntiharlarla ilgili araştırma önergesini Meclise sunan Yılmazkaya gerekçede şu ifadelere yer verdi;
“Ülkemizde yaşanan ekonomik sorunlar ile yoksulluk intiharları ve şiddeti arttırıyor.
Binlerce işyerinin pandemi nedeni ile faaliyetlerini durdurması, işsizlik oranın her geçen gün artması, temel gıda fiyatlarının devamlı yükselmesi ve Türk Lirası'ndaki değer kaybı yoksulluğun boyutlarını arttırdığı gibi birçok toplumsal sorunu da beraberinde getirmektedir.
Ekonomide yaşanan kötü gidişatın ardından artan intihar vakaları, İçişleri Bakanlığı’nın istatistiklerine de yansımaktadır. Veriler, yoksulluk nedeniyle yaşanan intiharlarda “bölge” ayrımı olmadığını, “geçim sıkıntısı, borç ve işsizlik” nedeniyle tüm ülkede yaşanan intihar sayısının sürekli arttığını ortaya koymaktadır.
Bakanlığın intiharlarla ilgili verilerine göre, hastalıklar, ekonomik sıkıntılar ve gelecek kaygısı intihar nedenlerinde başı çekerken, ülke genelindeki “geçim sıkıntısı, borç ve işsizlik” gibi etkenler intiharları artırmada büyük rol oynamaktadır. Bu rakamlara göre, Nevşehir’de bir yılda yaşanan intihar vakalarının yüzde 50’si, Hakkâri’de yüzde 40’ı ve Uşak’ta yüzde 33’ü yoksulluk yüzünden meydana gelmiş” dedi.
Pandemiyle İntiharlarda Arttı!
Yılmazkaya, “Milyonlarca işsiz insan, özellikle birçoğu genç olan bu kişiler giderek uzayan iş arama süreci ile birlikte huzursuzluk ve karamsarlığa sürüklenmekte, aile içi şiddet ve psikolojik sorunlar artmaktadır. Son yıllarda ekonomik sorunlar yüzünden artan intihar olayları, pandemi döneminde daha da sık görülmeye başlandı.
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) en son yayımladığı 2018 verilerine toplam 3 bin 161 kişi intihar ederek maalesef yaşamına son vermiş. İntihar edenlerin yüzde 75,6'sını erkekler, yüzde 24,4'ünü ise kadınlar oluşturmakta. Dolayısıyla bu verilere bakıldığı zaman intihar kararında işsizlik, geçim sıkıntısı gibi zorlu hayat koşullarının önemli rol oynadığı görülmektedir.
Ülkemizde yaşanan ekonomik sorunların üzerine gelen pandemi süreci ile artış gösteren intiharların sanılanın aksine psikolojik sorunlardan ziyade toplumsal temelli olduğu, kişilerin sadece fakirlikten değil, mevcut ekonomik imkânlarını kaybettiklerinde, battıklarında, iflas ettiklerinde veya borç batağına girdiklerinde intihar ettikleri görülmektedir.
Kendilerini yetersiz, eksik, çaresiz, değersiz, umutsuz veya karamsar hisseden bireylerin ekonomik yetersizliği ile kişisel veya ailevi ihtiyaçları karşılamaya yetmediğinde intihara sürüklendikleri görülmektedir” dedi.
Gelir Adaletsizliği Büyük Sorun!
İç siyasetteki sertleşmeye dikkat çeken Yılmazkaya, “Umutsuzluk, karamsarlık, değersizlik, yetersizlik gibi negatif duygulara sahip kimi bireylerin intiharı seçenek olarak görmesi ve giderek artan şiddetin yaygınlaşmasıyla birlikte ele alınması gerekmektedir. Gelir adaletsizlikleri, ebeveynlerin gerekli standartları sağlayamaması gibi ekonomik gerekçeleri intihar sebepleri arasında yer alsa da son yıllarda “adalete olan inancın yara alması ve toplumsal baskı” da intiharlarda önemli bir yere sahip.
İç siyasetteki sertleşme, toplumdaki adalet beklentisinin minimuma inmesi, eşitliğin olmaması, eğitim ve liyakatla gençlerin bir şeylere veya hak ettiği iş imkânına ulaşmaması toplumu olumsuz yönde etkilemektedir. Özellikle gençler eğitimle bir yere geleceklerine inanmıyorlar. Çalışabilir seviyede liyakata ve ehliyete sahip insanların iş bulamaması da toplumun geleceğe dair daha karamsar düşünmesine neden olmakta ve bu durum bireyleri psikolojik olarak etkilemektedir.
Artan İntihar Vakaları Ulusal Bir Sorun Haline Geldi!
Yılmazkaya, “Savaş ve ekonomik kriz dönemlerinde intiharların arttığı yapılan araştırma ve çeşitli verilerle kanıtlanmıştır. Her ne kadar mevcut hükümet kabul etmese de Türkiye'nin büyük ekonomik sorunlar yaşadığı bir dönemden geçtiği ve böyle dönemlerde intihar eğilimlerinde artış olduğu vaka sayılarıyla da görülmektedir. Ülkemizde siyanürlü toplu aile intiharları yaşandı, yaşanmaya da devam ediyor. Kötü ekonomi yüzünden esnafın intihar ettiği, işsizlik yüzenden evine ekmek götüremeyen insanların, iş bulamayan gençlerin, batan işletme sahiplerinin intiharları her gün haberlere konu olmaktadır” ifadelerini kullandı.
Özellikle kötü yönetilen ekonomi ve nereye harcandığı belli olmayan bütçe ile birlikte istihdam yaratıcı politikaların mevcut İktidar tarafından ortaya konulmaması, genç nüfusta işsizlik oranının hızla yükselmesine ve toplumda geleceğe yönelik belirsizliklerin artmasına sebep olmaktadır. Bu durum toplumu daha büyük belirsizliklere sürüklemekte ve intiharlara zemin hazırlamaktadır. Bu nedenlerin her biri üzerinde detaylıca düşünülmesi ve olası etkilerinin ayrıntılarıyla ele alınması gereklilik arz etmektedir. Aksi durumda toplumda günden güne artan intihar ve intihara kalkışma vakalarının önünün alınması daha da zorlaşacaktır.
Son dönemde giderek artan bu intihar vakalarının ulusal bir sorun haline geldiği net bir şekilde görülmektedir! Bu soruna çözüm bulmak da Bu Meclisin asli görevidir.
Yaşanan intihar vakalarının altındaki gerekçelerin araştırılması ve gerekli önlemlerin biran önce alınması şarttır. Bu gerekçeler ışığında, Meclis Araştırma Komisyonunun kurulmasını talep ederiz” ifadelerini kullandı.