İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Aydın’ın Nazilli ilçesinde vatandaşlar tarafından meşaleler eşliğinde coşkuyla karşılandı. Akşener, daha sonra bölgedeki esnafı ziyaret etti.
“İNSANLAR KARNINI DOYURAMIYOR Kİ ALIŞVERİŞ YAPSIN”
Bir kuyumcu dükkanına giren Akşener, işlerin nasıl olduğunu sordu. Sektörün kötü durumda olduğunu belirten kuyumcu esnafı şu ifadeleri kullandı:
“İnsanımız kendi karnını doyuramıyor ki, gelsin alışveriş yapsın, takısını alsın. Vatandaşlar düğünde takı takıp, sonra geri iade etmek istiyorlar çünkü insanımızın alım gücü yok artık. Evine ekmeği zor götüren bir insan bu durumda gelip de düğünde takısını alması mümkün değil. Bu yüzden bizim sektörümüzde artık bu yüzden yavaşladı.
Hani diyorlar ya, ‘yastık altındaki altınları çıkarın’ onlar zamanında ülke çok iyi durumdayken yapılmış altınlardı ve onları koruyamıyorlar şuan. Koruyamadıkları için de zaten şuan yastık altındakileri de çıkarın diyorlar. Çıkardıkları için de zaten bu durumdayız. Pandemiden dolayı da iyice işler kötü. Pandemide belli bir birikimimiz olduğu için zaten bu dükkan ayakta.”
“ŞİMDİ BEN HARAM, ZIKKIM OLSUN DEMEYEYİM DE NE DİYEYİM”
Aydın’da çiftçilerin gübre atmakta zorlandığını söyleyen Akşener, şöyle konuştu:
“Diyoruz ki arkadaşlara, ‘Nisan ayında ikinci gübre atılacak, yahu bu ikinci gübrenin hiç değilse maliyetinin yarısını siz verin ki çiftçimiz ikinci gübreyi atsın’ Tık yok. Ama buna karşılık beş müteahhide çiftçiye verilecek olanın 3 katını bıraktılar.
1.6 milyar dolara Telekom’un hisselerini Varlık Fonu’na bıraktılar. Halbuki 2026 yılında zaten bedava devlete geçecekti. Ama ne oldu? Hariri’ler bunların arkadaşı, beraber tatil yapıyorlar. Ve Hanili eliyle, Türkiye’nin en büyük de, belki dünyanın en büyük soygunu yapıldı bu ülkede.
En son 1.6 milyar doların karşılığı 24 milyar lira. Yoksul kadınlara bir sene boyunca ayda 500 lira ev kadınlarına para verilebilirdi. Çiftçiye 2 katı bir yıllık para ödenebilirdi. Bütün girdi maliyetleri yüzde 50 düşürülebilirdi. Tarım üretiminde şahlanabilirdik. Bir yıl boyunca ilköğretimden son sınıfa kadar devlet okullarında okuyan bütün çocuklarımıza sabah kahvaltısı ve öğle yemeği verilebilirdi.
Bunu yapmak yerine Hariri’lerin borcunu sildiler, 1.6 milyar doları yani 24 milyar lirayı sizin, bizim cebimizden aldılar. Şimdi ben haram, zıkkım olsun demeyeyim de ne diyeyim. Haram olsun, zıkkım olsun. Senin çocuğun işsizken, 5 maaş alan danışmanlara, yan gelip yatan danışmanlara haram olsun demeyeyim de ne diyeyim.”
“ÇOCUĞUMA HARÇLIK VEREMİYORUM”
Konuşmasının ardından mikrofonu vatandaşa uzatan Akşener’e bir kadın 5 maaş alan danışmanlar beni duysun diyerek şu ifadeleri kullandı: “Çocuğuma harçlık veremiyorum. 3 tane yetim çocuğum var. Eşime ölüm aylığı için dilekçe yapıldı 6-7 pirim yatırmamızı istediler, pirim ödedik geçen gün yaptılar. Yemin ederim aklımı yitirdim artık.”
“ONLAR SENİ DUYMAZ”
Mikrofonu alan Akşener, “Onlar seni burada duymaz. Ben senin sesini duyuracağım. En önemli ceza sandığa gideceksiniz, derdi olan sandıkta cezalandıracak” dedi.