CHP Antalya Milletvekili ve Sanayi ve Teknoloji Komisyonu Üyesi Çetin Osman Budak, 2022 yılında ekonomide yaşanan gelişmelere yönelik değerlendirmelerde bulundu. 2022’yi Başkanlık sisteminin felaket yılı olarak tanımlayan Budak, “Yüksek enflasyonun gelir-gider dengesini alt üst ettiği 2022 yılında hem vatandaş hem de devlet, geleceğini ipotek altında bırakacak biçimde borçlandı. Cumhuriyet tarihinde ilk defa Hazine’nin ödeyeceği iç borç faiz ödemesi, iç borç anapara ödemesinin üzerine çıktı. Kasım ayı itibariyle hazinenin ödeyeceği iç ve dış borçların anapara ve faiz toplamı 7 trilyon 294 milyar lirayı buldu. Erdoğan’ın faiz indirme inadı gelecek nesillere büyük borçlar yükledi. Türkiye’de doğan her çocuk sırtında borç küfesiyle gözlerini açıyor. Kişi başına düşen borç 86 bin 135 lira oldu. Vatandaşın bankalara borcu ise 1 trilyon 500 milyar TL’ye ulaştı” dedi.
Seçime kadar vakit kazanmaya çalışan iktidarın, ülkenin geleceğini kararttığını ifade eden Budak şöyle konuştu:
“HAZİNENİN ÖDEYECEĞİ FAİZ, ÇIĞ GİBİ BÜYÜYOR”
“Ekonomik istikrarsızlık devlete olan güveni sarstı. Borçlanmanın maliyeti arttı ve gelecek nesiller bu borcu küfe olarak sırtında taşıyacak. 2022 Nisan ayında, Cumhuriyet tarihinde ilk defa hazinenin ödeyeceği iç borç faizi 1 trilyon 743 TL’ye ulaşarak iç borç anapara ödemesi 1 trilyon 483 TL’yi geçti. 2022 Kasım ayına geldiğimizde Hazine’nin ödemesi gereken faiz 2.6 trilyon TL, iç borç anaparası 1.8 trilyon TL, toplamdaysa 4.4 trilyon TL oldu.
Politika faizi düştükçe Hazine’nin ödeyeceği faiz yükü arttı. İktidarın faizi düşürmeye başladığı dönemden bu yana, Hazine'nin ileriye doğru iç borç anapara yükü yüzde 59 artarken faiz yükü yüzde 256 arttı. Borcu ödemek için tekrar borçlanıldı ve borç yükü katlanarak artan bir kar topuna dönüştü.
Bu yılın ocak-kasım döneminde Hazine’nin iç ve dış borç anapara ödemesi 383,1 milyar lira olurken, 764,9 milyar liralık yeni borç aldı. Bu dönem içinde Hazine net 381,8 milyar liralık borçlanmaya gitti.
VATANDAŞIN BANKALARA BORCU YÜZDE 82 ARTTI
Geliri giderine yetmeyen vatandaş borçlanarak günü kurtarmaya çalışıyor. Gelecekte alacağı ürünün zamlanacağı endişesi ile harcamalarını artıran vatandaş, bireysel kredi ve kredi kartlarına yüklendi. Negatif reel faiz ve yüksek enflasyonun etkisiyle borçlanan vatandaşların bankalara olan borcu aralık ayı itibariyle 1 trilyon 500 milyar liraya ulaştı. Vatandaş borçlarının 1 trilyon 87 milyar lirası bireysel kredilerden, 414 milyar lirası da kredi kartı borçlarından oluşuyor. Sene başında 824 milyar lira olan borç sadece bir yılda yüzde 82 arttı.
İCRA DOSYALARI ADLİYELERE SIĞMIYOR
Vatandaşların varlık yönetim şirketlerine olan borçları da hızla artıyor. Bu şirketlere olan borçlar, son bir yılda 5,3 milyar lira artarak 36 milyar liraya yükseldi. Vatandaşların, bankalara, finansman şirketlerine, varlık yönetim şirketlerine ve TOKİ’ye olan (tahsili gecikmiş borçlar da dahil) toplam borcu 1 trilyon 565 milyar lira düzeyinde seyrediyor
İcra dairelerinde derdest bulunan dosya sayısı son bir yılda 755 bin adet artarak 23 Aralık itibariyle 23 milyon 529 bine çıktı. İcra dosyaları adliyelere sığmıyor.
2022 YILI EMEKÇİLER İÇİN KABUS GİBİ GEÇTİ
Türkiye ekonomisi, 2022 yılının ilk dokuz ayında 6,2 oranında büyüdü. Ama çalışanlar, emekçiler büyümeden pay alamadı. Bakan Nebati’nin de ifade ettiği gibi ekonomide enflasyonla büyüme tercih edildi ve çalışanların maaşı enflasyona ezdirilirken sermaye kâr etti ve büyüdü. İktidar, ekonomi politikalarını net bir şekilde sermayeden yana koydu. Milli gelirden alınan paya baktığımızda 2016’dan itibaren emek-sermaye makasının sermaye lehine açıldığını ve Başkanlık Sistemi ile birlikte ibrenin tamamen sermaye tarafına döndüğü görülüyor.
2016’nın ilk çeyreği itibariyle sermayenin payı yüzde 41,1 olurken, emeğin payı yüzde 40,5 düzeyinde gerçekleşti. Başka deyişle emeğin milli gelirden aldığı pay neredeyse sermayeyle eşitlendi. 2016’nın ilk çeyreğinden 2022’nin üçüncü çeyreğine kadar olan dönemde sermayenin milli gelirden aldığı pay 13,7 puan artarken, emeğin aldığı pay 14,2 puan düşüş gösterdi. Sermayenin payı yüzde 54,8’e çıkarken, emeğin payı yüzde 26,3’e indi. İşçi ve emekçiler çalıştıkça daha az kazandı ve yoksullaştı. 2022 yılı emekçiler için kâbus gibi geçti.